Sen üzülme kelebeğim.
Kanatlan ve özgürce uçmana bak.
Bırak ruhunu şeytana satmış kötü niyetlileri.
Kaos tellallarını karanlık dehlizlerde bırak kalsın.
Okyanus’un ortasında boğulsun ihanet güdümlü alçaklar!
Bil ki, hak ve hakikat kazanacak.
İyilik ve iyiler muzaffer olacak.
Sen uçmaya ve yol almaya devam et.
En uzak menzilimiz kalbimiz kadar yakıdır bizim.
Ama sakın unutma ha, kompozisyon yarışmasında birinci olduğu halde sırf başörtüsünden dolayı kürsüden indirilen Tevhide Kütük’ü…
1995 yılında Sivas Cumhuriyet Üniversitesi Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu’nun mezuniyet töreninde, türbanlı olan 3 başörtülü öğrenciyi saçından çekerek ve sürükleyerek kürsüden uzaklaştıran laik zihniyeti ve o karanlık günleri.
Manisa 1. Piyade Er Eğitim Tugay Komutanlığı’nda düzenlenen yemin törenine, Türkiye’nin dört bir yanından çocuklarının mutlu günü görmek için gelen başörtülü annelerin yemin törenini tel örgünün arkasından seyretmek zorunda kalışını.
Merve Kavakçı’nın TBMM’den nasıl yuhalanıp hakaret edilerek çıkarıldığını…
“En büyük tehlike irticadır” naralarının atıldığı günleri…
Tankları, Sincan’ı, DGM’leri…
Bak bugün de aynı tezgâhın peşinde o şer güçler.
MİT TIR’larına yapılan alçaklığı hep beraber gördük işte.
Bunları unutmayarak devam et yoluna.
Hani sormuşlar ya İmam Şafii’ye: Fitne zamanlarında Hak ehlini nasıl tanıyabiliriz?
El-Cevap: Batılın oklarının hedefini takip edin.
İşte sen de öyle yap.
Elini kalbine koyarak uçmaya devam et.
Takılma sağdan soldan gelen bülbül makyajlı karga seslerine.
Aldanma atmaca görünümlü akbabalara!
İnanma mümin kılıklı tapınak şövalyelerine!
Sen Ortadoğu’da mazlum ve masum halkının kanını içen vampirlere karşı duranların yanında ol.
Dünyanın tüm müştekbirlerine karşı dik durarak, katillerin cinayetlerini suratlarının orta yerine bir Osmanlı şamarı gibi indirenlerin yanında dur!
Bil ki onların ihanetleri de ayak oyunları da kökleri gibi çürük ve batıldır.
Sen uçamayan aşkla ve şevkle devam et.
Senin ecdadının atının üzengisini öpmek için sıraya girenler aha bunlardı.
Bunları bil ve unutma.
Bakma bugün mağrur duruşlarına.
Bu halimiz onların güçlü oluşlarından değil, bizim bölük pürçük olmamızdandır.
Şimdi safları sıklaştır ve işaret parmağının menziline koy, ümmetin son kalesini yıkmayı kafalarından geçiren ihanet şebekelerini.
Kardeşlik, birlik, beraberlik, hak, hukuk, özgürlük ve cümle insanlığın bekası için.
Yeniden diriliş, yeniden yükseliş için şimdi söylem değil eylem zamanı!