Yağma suçu, Türk Ceza Kanunu’nun 148. Maddesinde düzenlenmiştir. Bir başkasının kendisinin ya da yakının hayatına, vücut veya cinsel dokunulmazlığına yönelik bir saldırı gerçekleştirileceğinden, ya da mal varlığına yönelik büyük bir zarara uğratacağından bahisle tehdit ederek veya cebir kullanarak, bir malın teslime veya malın alınmamasına karşı koymamaya mecbur bırakan kişi, altı aydan on yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Suçun başka bir şekli ise senet imzalatmak şeklindedir. Mağdura zorla senet imzalattırarak kendisine vermesini sağlayan kişi, altı aydan on yıla kadar cezalandırılır.
YAĞMA SUÇU HANGİ DURUMLARDA GERÇEKLEŞİR?
Yağma suçunun 2 görünüş biçimi vardır. İlki mağdurun mal varlığını çeşitli tehdit ve korkutmalarla vermeye zorlamak, ikincisi ise kendisini borç altına sokacak şekilde zorla senedi imzalatmak şeklindedir.
Yağma suçunun gerçekleşmesi için failin cebir (şiddet) ve tehdit unsurları ile hareket etmesi yeterlidir. Mağdurun kendisini bilmeyecek veya savunamayacak hale getirilmesi de bu suç bakımından cebir sayılmaktadır. Örnek olarak mağdurun sarhoş edilerek malının alınması cebir sayılmaktadır ve suç gerçekleşmektedir. Kişi olduğu durumdan dolayı kendini savunamayacak hale gelmiştir.
Bu suç eşler arasında da işlenebilmektedir. Eşlerin kişisel eşyalarının diğer eş tarafından zor kullanarak veya korkutularak alınması bu suçu oluşturur. Yargıtay kararında eşin bileziklerinin kişisel eşyası olduğu, vermek istememesine rağmen zorla ondan alan eş hakkında yağma hükümleri uygulanması gerektiğine karar vermiştir.
Fail malı sahiplenme amacıyla değil, yalnızca kullanmak amacıyla almış olsa da yağma suçu gerçekleşmiş olur. Çünkü bu suç bakımından önemli olan çeşitli zorlamalarla malın gasp edilmesidir.
Bazı hallerde yağma suçunda verilecek ceza arttırılır. Yağma suçunun cezasının arttırılmasını gerektiren sebepler;
- Silah ile
- Kişinin kendini tanınmayacak hale sokarak
- Birden fazla kişi ile birlikte
- Konutta, iş yerinde ya da yol kesmek suretiyle
- Beden ve ruh bakımından kendini savunamayacak kişiye karşı
- Suç örgütlerinin oluşturdukları korkutucu güçten yararlanarak
- Suç örgütüne yarar sağlamak amacıyla
- Gece vaktinde işlenmesi halinde on yıldan on beş yıla kadar ceza verilir.
Yağma suçuna konu olan malın değer azlığı sebebiyle veya kişinin hukuki ilişkiye dayanan alacağı söz konusu olduğunda verilecek ceza azalır.
Yağma suçu ve hırsızlık suçunu birbiri ile karıştırmamak gerekir. Yağma suçunda mağdur olan kişiye yönelik olarak korkutma, tehdit veya cebir vardır. Bu unsurların varlığı halinde mal varlığına yönelik yapılan saldırıları yağma olarak nitelendirebiliriz. Hırsızlık suçunda ise bu tür unsurlar aranmaz. Kişinin kendisine ait olmayan bir eşyayı alması suretiyle suç gerçekleşmiş olur.
Depremde gerçekleşen suç eylemlerini bu bilgiler ışığında değerlendirirsek; kişilere bir zarar vereceğinden bahisle mallarının alıkonması yağma suçunu oluştururken, deprem dolayısıyla boş kalan marketlerden veya evlerden çalınan mallar hırsızlık suçunu oluşturur. Kişiye karşı bir korkutma yoksa orada yağma suçundan bahsedilemez.