Birtakım suçların gece vaktinde işlenmesi hali, Türk Ceza Kanunu’muzda cezanın artırılmasını gerektiren bir nitelikli hâl olarak ifade edilmiştir. Nitelikli hâller ise suçun gece vakti işlenmesi, silahla işlenmesi, akraba, eşe karşı işlenmesi vb. hâller olmak üzere kanunda sayılmıştır. Bir suçun gece vakti işlenmesi de suça ve suç vasfına göre suç işlenmesinde nitelikli hâl sayılmış ve ceza oranının artacağı yaptırım altına alınmıştır.
Türk Ceza Kanunu’nun 6/1’e bendinde “gece vakti” teriminden ne anlaşılması gerektiği belirtilmiştir. İlgili madde bendinde; güneşin batmasından bir saat sonra başlayan ve doğmasından bir saat evvele kadar devam eden zaman süresine gece vakti denir.
Gece vakti, genel olarak insanların istirahat vakti olması hasebiyle, bireyler savunmasız olacaktır. Gece vakti diğer kimselerin yardımına ihtiyacı olan bireylerin savunmasız olunan vakitte suç işleyen bir failin yakalanabilme olasılığının da daha zor olduğu gibi failin kaçabilmesi de bir hayli kolaydır.
Örnek vermek gerekirse Türk Ceza Kanunu’nda düzenlenen hırsızlık suçu, yağma suçu ve konut dokunulmazlığının ihlali suçlarının gece vakti işlenmesi hali cezanın ağırlaştırıcı nedeni sayılmıştır ve faile verilecek ceza da artacaktır.
Hırsızlık suçunun gece vakti işlenmesi halinde verilecek ceza yarı oranında artırılırken yağma suçunun gece vaktinde, işlenmesi halinde fail hakkında on yıldan on beş yıla kadar hapis cezasına hükmolunur. Konut dokunulmazlığının ihlali suçunun fiilin, cebir veya tehdit kullanılmak suretiyle ya da gece vakti işlenmesi halinde, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.
Ayrıca İşlenen hırsızlık suçunda yapılan eylemin, “hangi zaman diliminde gerçekleştiğinin belli olmaması” halinde, şüpheden sanık yararlanır ilkesi gereğince, işlenen suçun gündüz işlendiğinin kabulü gerekir.