Geçmiş yıllarda, tüketici lehine veya aleyhine yaşanan onca gelişme oldu. Bunlardan elde edilen verilerle yeni yıla hazırlık yapılıyor. Gıda üretiminden ambalajlamaya, depolamadan lojistiğe, satıştan tüketime kadar uzanan bütün evrelerde esas olan tüketicinin koruma altına alınması olmalıdır.

Tabii olarak bunu yaparken tüketicinin hak arayışını teşvik edici ve kolaylaştırıcı çalışmalara ağırlık verilmelidir. Şimdi yapılan çalışmalara kısaca bir göz atalım…

Gıda üretiminde yapılan hileler; taklit ve tağşiş olaylarına karşı alınan ve alınacak tedbirler konusunda yapılan mücadeleyi takdir etmekle birlikte çok daha radikal adımlar atılması gerektiğini ifade etmekte bir sakınca yoktur.

“Yeni Gıda Yönetmeliği” tavizsiz bir şekilde uygulanmalı. Örneğin “İnsan sağlığına zarar verme riski taşıyan ürünler kesinlikle izin alamayacak.” denmesine rağmen bu ürünlerin piyasada dağıtılıyor ve satılıyor olması başka soru işaretlerini akla getiriyor. Bu ürünler nerelerde ve kimler tarafından üretiliyor?

Türk toplumu olarak bizi ilgilendiren en önemli konuların başında, böcek ve domuz ürünleriyle ilgili izinler geliyor. Evet, yeni yönetmelikte domuz ve böcek kaynaklı gıdalar için değil izin vermek başvuru dahi kabul edilmeyecek. Gayet olumlu bir yaklaşım.

Umarım ciddiyetle uygulanır; sürdürülebilir olur, izlenebilir olur, yaptırım gücü caydırıcı olur, Türk tüketicisi nefes alır…

Gıda işletmelerinde etiket ve sunumda, tüketiciyi yanıltan uygulamalara karşı yapılan ve yapılacak hamleler…

Gıda işletmecisi, gıda üreticisi, artık her kim olursa ürün ambalajında okunabilir şekilde yazılması zorunlu olacak.

Aroma hilesiyle ürünün kendisi olmamasına rağmen varmış gibi üretmek ve satış yapmak yasaklanıyor.

Buzlu kimyasallar, dondurma şekli verilerek çocuklara satılamayacak.

Özellikle geleneksel içecek ve yiyecek grubunda sıklıkla kullanılan “ev yapımı” ifadesi bundan böyle kullanılamayacak.

Güncellenen yönetmelikte en dikkat çekici yasaklardan birisi de gıdaların etiketinde hayvansal kökenli gıda bileşeni içeren gıdalara ait tescilli coğrafi işaret veya geleneksel ürün adları kullanılamayacak olması.

Tarım ve Orman Bakanlığı, tüketicilerin yanılmasına neden olacak gıda etiket ve reklamlarında bir takım değişiklik yaptı. Hatta lokanta ve restoranlardaki menülerde dahi bu değişime şahit olabiliyoruz.

Amaç belli: Tüketicilerin doğru bilgilendirilmesini sağlamak, yanıltılmasını önlemek, gıda işletmecilerine yardımcı olmak, kontrollerde yapılacak değerlendirmelerde uygulama birlikteliği sağlamak.

Güncellenen “Türk Gıda Kodeksi Gıda Etiketleme ve Tüketicileri Bilgilendirme Yönetmeliği Kılavuzu”na göre gıdaların etiketi, tanıtımı, sunumu ve reklamında kullanılan terim ve ifadelerle ilgili tüketiciyi yanıltmak yasaklanıyor.

Aslına bakarsanız geçmişte de yasaktı hatta hep yasaktı!.. Ancak sahada karşılığı olmayan bir yasaktan bahsediyoruz. İlk defa devlet, “Ben buradayım.” demek istiyor. Otoritenin ağırlığını, yaptırım gücünü, ciddiyetini hissetmek önümüzdeki günlerde netleşecek.

Burada sıkıntılı olan tek konu, uyum süresi. 31 Aralık 2026 olarak ilan edilen uyum süresi, çok ama çok uzun. 2025 yılı sonu olarak ilan edilirse belki bir nebze işe yarayabilir.

Değilse uyum sürecinin sonuna geldiğimizde güncellenen yönetmelikler unutuluyor, herkes bildiğini okumaya devam ediyor. Biz de kanunu ilan etmekle kalıyoruz. “Eski tas, eski hamam” düzeni devam ediyor vesselam.

Şöyle bir örnekle olayı anlatmaya çalışayım:

Margarinden mülhem ürünü; tereyağına benzeterek, etiket uygulayarak, slogan üreterek, şekil vererek satmak tüketiciyi kandırmak anlamına geliyor. Bunu biliyor olmamıza rağmen “Aman siz sahtekârlar zarar etmeyin.” dercesine, iki yıl daha buna tahammül etmek hangi mantıkla izah edilebilir?

Satın alma gücü zayıflayan, ekonomik sıkıntılardan bunalan tüketicilerin en fazla tercih ettiği alışveriş yöntemi!.. Bunu bildikleri için böylesi sahtekârlıklara tevessül ediyorlar.

Zira tüketiciyi yanlış yönlendirmenin mali tarafı hesaplanamaz, hesaplanmamalı. Her kim elinde ne gibi malzeme varsa çöpe atmaya dünden razı olmalı.

Bundan böyle siz değerli tüketicilere, büyük sorumluluk düşüyor. Lütfen şu ifadeleri not edin ve gerekirse yanınızda taşıyın. Her alışverişte bunlara riayet ederek ürün tercih edin ki kandırılmayasınız, zehirlenmeyesiniz, ihanete uğramayasınız!

Gıdaların markası, etiketi, adı, doğası, kimliği, bileşimi, özellikleri, miktarı, üretim ve tüketim süreleri, üretim metodu ve menşesi. Bu kavramlara dikkat edin ve bu konuda bilinçli olun!