Malumunuz artık Ağustos ayının son yarısındayız ve sonbaharın ayak sesleri yavaş yavaş duyuluyor. Dört mevsimin özellikleri de, güzellikleri de birbirinden çok farklı ve yaşanması gerek. Ancak konu sağlığa gelince, yaz ayları insanların daha çok sevdiği zaman dilimi oluyor koskoca on iki ayda. Neden mi? Çünkü sıcak, güneşli günler ve hava şartları insanların daha rahat hareketine imkan veriyor. Hastalık endişesinin de pek yaşanmadığı mevsim yaz mevsimi.

Bugünlerde yaşadığımız ve gelecek haftalarda daha da bariz yaşayacağımız hava sıcaklığındaki değişimler, düşüşler bağışıklık sistemini ciddi anlamda bir sınavdan geçirecektir. Tabii ki bu herkes için geçerli değildir. Eğer kişinin vücudunda bağışıklık sistemini zayıflatacak etkenler aktifse, bu kişiler elbette daha fazla hasta olma riski taşır. Beslenmede yapılan yanlışlıklar, uykusuzluk, hareketsizlik, suni gıdalarla beslenme, sigara, alkol vb. gibi alışkanlıklar, mevcut kronik hastalıklar, susuzluk gibi etkenler, vücutta birçok sistemi olduğu gibi bağışıklık sisteminin çalışmasını da ciddi anlamda zora sokar.

Peki sonuç ne olur? Bağışıklık sistemi görevini iyi yapamadığında kişide enfeksiyonlara yatkınlık oldukça sık karşılaştığımız bir durumdur. Bu genellikle üst solunum yolu enfeksiyonları olabildiği gibi, bazen idrar yolu enfeksiyonları da olabilir. Alerjik şikayetler, sindirim sistemi ile ilgili problemler de sık görülür.

Beslenmenin bağışıklık sistemi üzerinde çok önemli etkileri vardır. Bağışıklık sistemi yüzde 60 oranında sindirim sisteminde yerleşik durumdadır. Yani, beslenme şeklimiz ve yediklerimiz bağışıklık sistemimizin iyi çalışması için son derece önemlidir.

Peki ne yapmalıyız? Özellikle bu mevsim geçişlerinin belirgin yaşandığı zamanlarda, yeterli ve kaliteli su içmeye, zamanında uyumaya, canlı ve vitamin-mineral zengini gıdalarla beslenmeye, hareketsiz kalmamaya ve en önemlisi hücreleri destekleyen beslenme ve yaşam alışkanlıklarına özen göstermek, kişiyi hastalıklardan uzak tutacaktır. Önemli olan nokta, bunları sadece yılın belli dönemlerinde değil, her zaman yapmak ve bir yaşam tarzı haline getirmektir. Çünkü, az da olsa devamlı yapılan olumlu davranışlar hücresel düzeye kadar etkili olur ve sağlığınızın kalitesi yükselir.

O zaman ne sonbahardan korkarsınız, ne kıştan, ne alerjiden ve ne de enfeksiyonlardan…

Yazarın web adresi: www.emineakin.com