Demek “Neredesin Ebuzer” ha!

Sonunda hatırladınız yani!

CHP’den sonra sizin için de büyük bir alkış talep ediyorum!

Hem de çok büyük bir alkış!

En az Ebuzer ile aranızdaki hayatların çelişkisi kadar büyük!

Makam ya da makamlar uğruna AK Parti ile başlattığınız kavgalar kadar büyük!

Yıllardır Yahudi ve Hristiyanlarla dost, Müslümanlarla sürdürdüğünüz kin ve düşmanlıklar kadar büyük bir alkış istiyorum!

“Hizmet” adı altında yaptığınız alçaklıklar kadar büyük!

Ebuzer ile aranızdaki o büyük uçurum kadar büyük bir alkış istiyorum!

Yahu, bu topraklarda “Ebuzeri bir hayat”ı ortadan kaldırıp imha eden sizler değil miydiniz?

Yapmayın Allah aşkına!

Güldürmeyin bizi!

Bu gök kubbenin altında Ebuzer’i ağzına alacak olanların en son siz olduğunuzu dünya âlem bilmiyor mu?

Etmeyin Allah aşkına!

Sizin hayatınızda hiç “Ebuzeri bir duruş” olmadı ki.

Siz Ebuzer’lerle hiç yan yana yürümediniz ki.

Bu söyleminiz düpedüz Ebuzer’e hakarettir!

Ebuzer ile aranızdaki mesafe Gazze ile Pensilvanya kadar uzaktır.

Sizin Ebuzer ile aranızdaki fark, ihanet ve sadakat kadar açıktır!

Söylesenize, yıllardır mabediniz olan o okullarda ne kadar Ebuzer’i kapının önüne koydunuz!

Siz Ebuzer’e yıllarca nasıl da yukardan baktığınızı unuttunuz mu?

Nasıl da hor ve hakir gördünüz.

Siz unutmuş gibi yapsanız da bozuk siciliniz bir yılan gibi kımıldar durur zihinlerimizde, yüreklerimizde, unutmak ne mümkün!

Okulunuza fakir bir öğrencisi kaydetmeye giden Salih Hoca’yı şalvarlı diye kovduğunuz unutmadık!

Sizin lüks hayatlarınızda Ebuzer’ler yaşayamaz ki!

Söylesenize, Ebuzer’in hiç malikânesi oldu mu!

Yaşayamaz ki Ebuzer sizin mekanlarda!

Yapmayın Allah aşkına!

Bir şu debdebeli hayatınıza bakın, bir de Ebuzer’in hayatına.

Dalga mı geçiyorsunuz!

Bu kadar çelişkili bir zihniyetle yaşamayı nasıl beceriyorsunuz!

Biz sizin haşhaş içtiğinizi bilirdik, ancak bonzai içtiğinizi bilmiyorduk.

Bağışlayın lütfen!

Sizin idolünüz değil ki Ebuzer!

Yıllardır hahamlar ve rahiplerin dışında kimseyle yürümediniz ki!

Ne çok çelişki var hayatınızda.

Sahi; size ne oldu ya hu!

Ebuzer, değil zalimlerle, zenginlerle bile yan yana yürümemişken!

Sizler, nerede bir kapitalist, nerede bir kodaman varsa onun kucağındaydınız yıllardır.

Hem zaten siz, en çok da oraya yakıştınız!

Ebuzer, paçavra giyimli bir yoksuldu.

Oysa sizin hayatınız baştan aşağıya bir lüks galerisi…

Söyler misiniz Allah aşkına, sizin kaç çeşit elbiseniz var ve sizin mutfağınızda günde kaç türlü yemek pişiyor!

O şatafatlı mekânlarda Ebuzer’i yazmak gülünç bir durum değil mi?

Yıllardır, mal, mülk, şan ve şöhretin gücünün kutsallığına inanan sizler değil misiniz?

Hem otoriteye iman eden sizlerin, ömrünü otoriteye başkaldırmakla harcayan bir Ebuzer’i yazmanız küstahlık değil de nedir?

Siz hiç utanmıyor musunuz?

Yok mu hayatınızda kırmızı ve kalın bir çizginiz! Bozuk bir pusulayla seyyar olan kıblenizi nasıl tayin ettiğinizi gerçekten ama gerçekten merak ediyorum.

Yoksa siz otoritelerinize baş mı kaldırıyorsunuz!

Pensilvanya ile Rebeze’yi karıştırdınız mı yoksa!

Çarpılacaksınız!