İslami Direniş Hareketi “Hamas” ve Fetih heyetleri Mısır’ın başkenti Kahire’de uzlaşı anlaşmalarının nasıl uygulanacağını ve anlaşmazlık konusu olan birtakım noktaların çözümünü görüşmek üzere bir araya geldi.
Bu ikili görüşmenin başarılı olması halinde ardından Filistinli tüm grupların katılacağı geniş kapsamlı bir toplantı düzenlenecek.
O toplantıda da milli birlik hükümeti kurulması, seçimler ve benzeri konular karara bağlanacak.
Kahire’deki Hamas-Fetih görüşmesinin başarısı öncelikle Filistin Devlet Başkanı Mahmud Abbas’ın tavrına bağlı.
Bu nedenle Hamas, Abbas’a uzlaşının sağlanması için şartların gerektirdiği gibi davranması çağrısında bulundu.
Hamas liderleri ayrıca Kahire görüşmesi öncesi yaptıkları açıklamalarda bazı noktalara dikkat çekti.
Birincisi, sağlanmaya çalışılan uzlaşı sadece Gazze Şeridi’ni değil Batı Yaka’yı da kapsamalı.
Yani Hamas uzlaşı adına Gazze Şeridi’nin yönetimini Rami El-Hamdallah başkanlığındaki hükümete devrederken Batı Yaka’da hareket liderlerine ve üyelerine yönelik baskıların aynı şekilde devam etmesi kabul edilemez.
Uzlaşının etkisi Batı Yaka’da da hissedilmeli.
İkincisi, Hamas’ın gösterdiği esneklik ve verdiği tavizler hareketin siyasi haklarıyla ilgili.
Filistin halkının sabiteleri ve direniş silahı ise asla pazarlık konusu olamaz.
Hamas’tan gelen tüm açıklamalar hareketin uzlaşıyı geri dönüşü olmayan bir yol olarak gördüğüne işaret ediyor.
Fetih için ise aynı şeyi söylemek zor.
Özellikle Abbas, uzlaşıya çok fazla istekli değil.
Fakat aynı zamanda uzlaşıyı reddeden taraf olarak görülmek istemiyor.
Fetih ve Hamas’ın Kahire’deki ikili görüşmelerinde anlaşma sağlanamazsa ne olacak?
Bu sorunun cevabına geçmeden önce uzlaşı çabalarına arabuluculuk yapan Mısır’ın Dahlan hamlesini hatırlamakta fayda var.
Abbas, El-Hamdallah hükümetini Gazze’ye göndermeye yanaşmadan önce Filistin Devlet Başkanı’nın koltuğunda gözü olan Dahlan ile Hamas arasında bir yakınlaşma yaşanmıştı.
Fetih’ten kovulan Dahlan’ın, Mısır’ın ve Birleşik Arap Emirlikleri’nin desteğiyle Gazze kapısından Filistin sahasına yeniden döneceği konuşuluyordu.
Abbas uzlaşıya yanaşmazsa Mısır’ın “B Planı”nın yeniden Dahlan – Hamas yakınlaşmasını desteklemek olacağı öne sürülüyor.
Hamas, yıllardır abluka altında yaşayan ve Ramallah’ın uygulamaya başladığı yaptırımlarla yükü iyice ağırlaşan Gazze Şeridi sakinlerine nefes aldırmaya kararlı.
Bunun Abbas ile mi yoksa Dahlan ile mi olacağını büyük ölçüde Filistin Devlet Başkanı’nın tavrı belirleyecek.
Bu arada, Hamas Hareketi Şura Meclisi, Siyasi Birimi Başkan Yardımcılığı görevine Salih El-Aruri’yi getirdi.
Bu görevi daha önce Musa Ebu Merzuk yürütüyordu.
Salih El-Aruri, biz zamanlar ismi Türk medyasında da gündem olan bir isim.
İsrail’in birçok eylemden sorumlu tuttuğu El-Aruri’nin Türkiye’den uzaklaştırılmasını istediği yazılmıştı.
Hamas’ın silahlı kanadı İzzeddin El-Kassam Tugayları’nın Batı Yaka’daki kurucularından biri olan El-Aruri’nin Heniyye’nin yardımcısı olarak görevlendirilmesinin hareketin yeniden Suriye-İran eksenine yaklaşmasını kolaylaştıracağı belirtiliyor.