Kendimizi unutuyoruz.
Yaşamın hengâmesi içerisinde yörüngemizi kaybediyoruz.
Varoluşsal soruları soramıyor; hayata dair sorgulamaları yapamıyoruz.
Kısa süren dünya hayatımızda amacımızı; nereden gelip nereye gittiğimizi unutuyoruz.
Kendimize yeterince vakit ayırdığımızı sanırım söyleyemeyiz.
İç sesimizi en son ne zaman dinledik?
Hayatın gürültüsünden ve karmaşasından kaçıp kendi iç dünyamıza en son ne zaman bakabildik?
Ramazan ayı gündelik hayatın koşuşturması içinde sıklıkla unuttuğumuz şeyleri hatırlatır bize.
Yaşamın karmaşası içinde kaybolmuş insana bir çıkış yolu sunar.
Dünya hayatının kalıcı değil, geçici olduğunu; dünya zevklerine aldanıp, kaybolup gitmemek gerektiğini hatırlatır.
İnsanı, en iyi insanı yaratan bilir.
Zaaflarını, eksikliklerini ve neye ihtiyacı olduğunu.
İnsan-ı kâmil olabilmek bu eksiklikleri tamamlama gayreti ile gerçekleşecektir.
Ramazan, bize manevi bir yolculuk için bir davettir.
Oruç, Kur’an, ibadetler ve dua bu yolculuğun anahtarlarıdır.
Sahur vaktinde kalkıp bir bardak su içmek, iftar sofrasında bereketi paylaşmak, gecenin sessizliğinde teheccüd namazı kılmak...
Tüm bunlar ruhumuzu besleyen, zihnimizi sakinleştiren eylemlerdir.
Bu ay, insanın iç dünyasına bakma ve gelişme fırsatı sunar.
Ramazan iklimi de insanın kendini hatırlaması ve kâmil bir insan olabilmesi için müthiş bir imkân, eşsiz bir nimettir.
Bu ay, dingin bir zaman dilimi sağlayarak kendimizi bulmamıza, kendimize yönelmemize yardımcı olur.
Kur'an-ı Kerim'in inmeye başladığı bu ayda onu düşünerek, tefekkür ederek okuma şansı buluruz.
Ramazan aynı zamanda bir arınma ve şükretme zamanıdır.
Oruç tutarak maddi isteklerimizi kontrol altına alırız ve manevi kazanımlara odaklanırız.
İftar sofralarında bereketin ve paylaşmanın önemini hatırlarız.
Şükretmek, insan olma ve insan kalma yolunda ileriye gitmek için önemlidir.
Bu, yaşamın koşuşturmasından uzaklaşıp derin bir nefes almak gibidir.
Ramazan, aile ve toplumun birlik ve beraberlik içinde olması için bir fırsattır.
İftar sofralarında sevdiklerimizle bir araya gelir, birlikte dua ederiz.
Komşularımıza, ihtiyaç sahiplerine yardım etmek için daha duyarlı oluruz.
Bu, dayanışma ve yardımlaşma duygularımızı güçlendirir; toplumumuzu daha sağlam bir şekilde birbirine bağlar.
Ramazan ayı içsel bir yolculuk için en güzel zamandır.
Kendimizi bulma, arınma, şükretme ve birlikte olma zamanıdır.
Kur'an'ı Kerim'in rehberliğinde ruhumuzu ve zihnimizi besleyerek manevi olarak yenileniriz.
Ve dirilişimiz ancak bu yenilenme ile gerçekleşir.