Anadolu mayadır. Aslında bu sadece benim için değil pek çok kişi için böyle. Yani bunu ilk söyleyen değilim ben. Daha önce de bunu yazan, anlatan ve söyleyen çok fazla oldu. Ama elbette bunca söylenmesinin bir sebebi var. Zira bizler ahir zamanın çocuklarıyız ve kaybettiğimiz çok fazla şey var. Bu kaybettiklerimizin neredeyse her birini de Anadolu’da görmek mümkün. Aslında asıl orası suret burası gibi.
Bir “yer” demek de eğil bence Anadolu. Coğrafi bir tanımlamanın dışında ve ötesinde bir kavram. Yani çok büyük şehirlerde olan ama halen dahi Anadolu’yu ve Anadolu’da yaşayan insanlar var. Hatta yurt dışında bile. Gurbetçi dediğimiz kardeşlerimiz sırtlarına Anadolu’yu da yükleyip gittiler giderlerken. Ha bunun ne kadarını sakladılar ne kadarını tükettiler o bir bahs-i diğer. … Bu cümleleri çok evvel bir zamanda kurmuşum ve okuyunca bana bir şiiri hatırlattı.
Ben yaşlardakilerin liseli yıllarında şiirler ezberlediği zamanlardan zihnimde kalan. Neden bilmem ama hep içime dokunan bir şiirdir İbrahim Sadri’nin bu şiiri ve yurtdışındaki kardeşlerimizin gurbetten sılaya tatile geldikleri bu dönemlerde hep zihnimde dolanır da durur.
Bir bavulla gelmişler Karaların Memet, İnce Ali ve bir de Bekir Puslu bir Alaman sabahında Münih’e inmişler trenden Biraz memleket peksimeti mendil içinde üç beş lokum Bir de yar ilen ana baba hasreti Bildikleri birkaç sıla türküsü İnmişler üçüncü mevki kompartımandan Başlarında kasketleri Şen olasın bakalım gurbetlik şen olasın yaban eli … “Biz nereliyiz ki kardeş? Gavur memleketinde yabancı kendi memleketimizde Alamancı olmuşuz” diye bir cümle var aklımda. Nerede, kimden duyduğumu bilmiyorum.
Ama üzüyor insanı. Dünya zaten bir gurbet haliyken bir de bu gurbetin içinde bir gurbet yaşamak zor iş olsa gerek. Ki daha önce dedim; ezan sesinin işitilmediği her yer gurbettir. Şiirin devamındaki cümle hep canımı yakar benim; Varsın bize Alamancı desinler Varsın bizi sofralarındaki ekmekten sonra sevsinler Varsın yüzümüzden önce bavullarımızı gözlesinler Ne diyeyim ki şöyle içten ve gerçekten “Memlekete hoş geldiniz kardeşler” demekten başka.