Dünya nasıl bir yer oldu böyle?

Allah aşkına biz neler yaşıyor ve nelere şahit oluyoruz böyle?

Nasıl bir çağ bu? Nasıl bir dünya ve biz bu dünyada yaşıyor olmaya nasıl tahammül edebiliyoruz?

Daha önce bir yazımda “Alışırız diye çok korkuyorum.” demiştim. Şimdi daha çok korkuyorum çünkü alıştık diye düşünüyorum. Bunca vahşete, bunca zulme, bunca iğrençliğe alıştık diye düşünüyorum ben artık. İki gün, iki hafta, iki ay geçecek ve herkes unutmuş olacak bütün bu olanları. Normal olacak, normalmiş gibi hatta hiç olmamış gibi davranacak insanlar. Bunu hepimiz çok iyi biliyoruz değil mi? Böyle oldu çünkü!

Peki ama neden? Bütün bunlar neden kaynaklanıyor? Neden yaşıyoruz? Neden şahit oluyoruz bunlara?

Bence şöyle; biz, bu ve benzeri durumları -ki bile isteye yazmıyorum yaşananları çünkü yazması bile ağır bir durum- daha önce de yaşadık. İlk kez olduğunda susmasaydık, durdurabilseydik, kaldıramasaydık, içimiz almasaydı, “bizim memleketimizde böyle şeyler olamaz” diyebilseydik, böyle davranabilseydik ve karşı durabilseydik bunlar olmazdı zannediyorum. Biz en başından beri hata ettik.

Ahlakı, edebi, insanın şerefini savunan birileri varsa onları aşağılayan; “Bu zamanda savunduğunuz şeye bak” diyen, “İnsanlar özgürdür, istediğini yapar” diye ağzından tükürükler saçarak bas bas bağıranları susturamadık diye böyle oldu.

İşin garip tarafı da şu; daha önce bizler “İdam gelsin, bu kadar vahşeti durdurmanın tek yolu bu” derken “Öyle şey mi olur? İnsanın özgürlüğü var” diyenler şimdi bizim gibi “İdam gelsin” şeklinde taleplerde bulunuyor. Sonuçta biz onlara benzedik; susanlar biz olduk. Çaldırılacak bir hâl gerçekten.

Bir senedir dünyanın gözü önünde masum ve suçsuz insanları, özellikle de kadınları ve çocukları acımasızca katledenlere susanlar tüm dünyada ve bizim ülkemizde de vahşetin normalleşmesine ve sıradanlaşmasına sebep olmadılar mı yani? Mesela bu en son yaşadıklarımızı yapan; başında sarığı olan, sakallı biri olsaydı; yahu o da değil, sosyal medyada az çok dinî paylaşımlar yapmış biri olsaydı bu saçma güruh “Bakın işte Müslümanlar böyle.” diyerek ne büyük tepkiler vereceklerdi, biliyorsunuz değil mi? Nerede onlar şimdi? Anlamıyor muyuz, bu insanların derdi kızlarımızın katledilmesi, çocukların öldürülmesi, vahşilerin türemesi falan değil. Bunların derdi, bu memleketin özü olan insanlar. Bizi kabul etmiyorlar yani.

Ama her ne olursa olsun bu memleket, bu memleketin insanları hatta insanlığın kendisi bu kadar vahşeti hak etmiyor.

Ve öyle bir çağa denk geldik ki; insan hayret etmekten yaşamaya vakit bulamıyor.