Bir şarkıcı var. Haftasına kalmadan etrafta insanı iğrendiren görüntüleri servis ediliyor. Şarkı falan söylüyor mu bilmiyorum. Ama bir şekilde yaptığı “pisliklerle” oralarda buralarda görünüyor işte. Aslında görünmüyor gösteriyor ve gösteriliyor.

Bir de öyle bir aymazlık ve azgınlıkla her seferinde biraz daha dozunu artırıp da memleketin mukaddesatını bilen insanlarının sinir uçlarıyla oynuyor.

Mesela şimdi biri çıkıp da bu şarkı söyleyen kadının adını internete yazıp aratsa şarkı söylediği görüntüler falan değil teşhircilik, sapkınlık ve sapıklık yaptığı onlarca şey çıkıyor. Kim diye sorsan karşılığı “şarkıcı” değil belki başka bir şey ama şimdi burada yazamıyorum.

Ülkemizde kendini buraların sahibi sanan, kendilerinden başka herkesi “çoban, köylü, gerici” gören, konuşsan üç kuruş etmeyecek, dinlesen safsatadan gayri bir şey söylemeyecek olan ve kendini adam sanan bir yığın var. Ve bu sürünün cebinde –her nereden ve nasıl kazanıldıysa- para var, altında son model araba var lakin haysiyet, şeref, onur ve adamlık yok.

Bu “şeyler” hep böyledir. Üç beş kere televizyonlarda görünürler önce, bağıra çağıra ve salyalarını her bir yana saça saça, oralarını buralarını aça aça meşhur olurlar, kuru gürültü laflarla ve genelde bel altı konuşurlar, sonra kendimize, kendi milletimize, kendi insanımıza, kendi değerlerimize ve mukaddeslerimize söverler. Kuduz it gibi bir şey; durduk yere saldırırlar.

O malum “şeyler”den biri, yine çıkıp her zaman kendi cinsinden olanların yaptığını yaptı. Şarkıcı olduğunu söylüyorlar ama şarkı söylemiyor. Daha önce de bu “şeyler”den biri “başörtülüler cadı gibi, onlardan korkuyorum” demişti kendi sıfatına hiç bakmadan. Bu malum şeyler kendilerini herkesten ve her şeyden üstün sanırlar.

Kafa aynı hastalıklı kafa, dil aynı lağım çukuru… Kadın içindeki pisliği hem de gözümüzün içine baka baka ve -çocuğu da varmış, o çocuktan ve anne olmaktan dahi- utanmadan döküp saçıyor. Pis ağzında şimdi de imam hatipliler var. Böyleleri çıkar ağzıyla başka uzuvları yer değiştirmiş gibi ağızlarından pislik saçarlar. İğrenirsin. Lağım kokar ağızları.

Kendi pislikle dolu çukurunuzun içinde ne yiyorsanız yiyin kardeşim. Size acımaktan başka yapacak ne var ki diye düşünüyorum ben sadece. Bitmediniz, bıkmadınız bir türlü. Hem kimsin ki sen? Kim tanır seni Allah aşkına şu yaptığın pislikler olmasa?

Yani sahneye çıkıp da -çok özür dilerim bunu yazdığım için ama- onun bunun kucağına oturan, açacak ne kadar yeri varsa hepsini açan, gönlünde sapıkların sapkınların bayrağını taşıyan biri “İmam hatipte okudu ya ondan sapıktır” gibi bir cümle kuruyor.

Hadi be oradan! Bence imam hatip liselerinin kanalizasyonlarından akan necaset kadar dahi kıymetin yok.