İsrail cezaevlerinde tutulan Filistinli esirlerden yaklaşık 1500’ü 17 Nisan Pazartesi günü açlık grevi eylemine başladı.
Uzun süredir hazırlıkları yapılan eyleme Filistinli grupların tamamı destek veriyor.
Fetih’in ünlü liderlerinden Mervan El Bergusi de açlık grevine başlayan esirler arasında.
El Bergusi, geçtiğimiz günlerde New York Times için kaleme aldığı makalede eyleme neden katıldığını anlattı.
Bizzat kendi yaşadıklarından örnekler vererek İsrail’in ihlallerine dikkat çektiği makalede açlık grevini “direniş araçlarının en barışçılı” olarak niteledi.
Filistinli esirlerin “Özgürlük ve Onur Açlık Grevi” adını verdikleri eylemin amacı öncelikle cezaevi koşullarının iyileştirilmesine yönelik taleplerinin İsrail tarafından yerine getirilmesini sağlamak.
O talepler neler?
Esirler, aileleriyle telefon görüşmesi yapabilmek için cezaevlerine umumi telefon bağlanmasını istiyor.
Ailelerin cezaevi ziyaretlerini Kızılhaç organize ediyor.
İki haftada bir yapılan ziyaretler bir süre önce ayda bire indirilmişti.
Kızılhaç tarafından durdurulan ikinci ziyaretlerin yeniden başlatılması, ziyaretlerin her iki haftada bir düzenli olarak gerçekleştirilmesi ve hiç kimse tarafından keyfi olarak iptal edilmemesi talep ediliyor.
Ayrıca esirlerin birinci ve ikinci dereceden akrabalarının ziyaretine engel olunmaması, ziyaret süresinin 45 dakikadan bir buçuk saate çıkarılması, 16 yaşından küçük çocukların ve torunların esirleri ziyaretlerine izin verilmesi isteniyor.
Her üç ayda bir ziyaret sırasında aileleriyle birlikte fotoğraf çekinebilmek ve ziyarete gelen ailelerin rahat bir şekilde beklemeleri için cezaevi kapılarında uygun yerlerin yapılması da esirlerin talepleri arasında.
İsrail cezaevlerinde yatan Filistinli esirlerin sağlıkla ilgili talepleri de var.
Koşulları tedavi hizmeti vermeye elverişli olmadığı için Er-Ramle Cezaevi Hastanesi’nin kapatılmasını, esirlere yönelik kasıtlı tıbbi ihmal politikasına son verilmesini, esirlerin sağlık kontrollerinin düzenli olarak yapılmasını, ameliyat olması gereken esirlerin ameliyatlarının geciktirilmeden yapılmasını, engelli ve müzmin hastalığa sahip esirlerin serbest bırakılmasını, cezaevlerindeki tedavi masraflarının esire yüklenmemesini istiyorlar.
Bir diğer koşulların iyileştirilmesi talebi de esirlerin bir cezaevinden diğerine nakilleri, mahkemelere ve hastanelere götürülüp getirilmeleriyle ilgili.
Öncelikle nakiller sırasında esirlere insani muamelede bulunulması talep ediliyor.
Ayrıca esirlerin hastanelerden ve mahkemelerden cezaevlerine doğrudan döndürülmeleri ve geçiş noktalarında bekletilmemeleri isteniyor.
Bunun yanında, cezaevlerindeki televizyon yayınlarına esirlerin seyretmek istedikleri bazı kanaların da eklenmesi, tüm cezaevlerinde mutfakların yeniden açılması ve yönetimlerinin esirlere bırakılması gibi talepler de var.
Ziyaretler sırasında esirlere kitap, gazete, elbise, gıda maddeleri ve özel eşyalar getirilmesine izin verilmesi, tecrit cezası uygulamasının ve idari hapis cezası politikasının sona erdirilmesi de talep listesinde.
Filistinli esirlerden bir kısmı, işgal zindanlarında kaldığı süreyi değerlendirmek ve eğitimini sürdürmek istiyor.
Bunun için esirlerin açık öğretim yoluyla üniversite okumasına yeniden izin verilmesi ve esirlerin üniversite sınavlarına girmelerine olanak sağlanması talep ediliyor.
İsrail cezaevlerinde yüzlerce esir eyleme devam ederken dışarısı da oldukça hareketli.
Açlık grevindeki esirlere destek için gösteriler düzenleniyor.
Filistinli gençler her gün temas noktalarında İsrail askerleriyle çatışıyor.
Perşembe günü Batı Yaka ve Kudüs’te genel grev yapıldı.
Esnaf kepenk kapattı.
Toplu açlık grevi eylemi Filistinlileri birleştirdi.
Yani İsrail’in bu kez işi zor.