ABD, Türkiye’ye CAATSA yaptırımlarının uygulanması kararı aldı. Konuyu daha iyi anlamak için öncelikle CAATSA kısaltmasının Türkçesini ve bu yasanın hangi ülkeler için çıkarıldığını bilmemiz gerekiyor.

“ABD’nin Hasımlarıyla Yaptırımlar Yoluyla Mücadele Etme Yasası” diğer adıyla CAATSA yasası 2017 yılında kongrenin onayı ve Trump’ın imzasıyla yürürlüğe girdi.

CAATSA’nın gerekçesi düşman olarak görülen İran, Kuzey Kore ve Rusya’ya uygulanan yaptırımlar olarak gösterildi. Gelinen noktada Türkiye’nin Rusya’dan S-400 satın alması bahane edilerek bize karşı kullanılan bir silaha dönüştürüldü…

TRUMP ONAYLAMADI AMA İSRAİL LOBİSİ İŞİN PEŞİNİ BIRAKMADI

ABD Senatosu ve Temsilciler Meclis’i daha önce de Başkan Trump’ın Türkiye’ye yaptırım uygulamasını isteyen bir karar aldılar. Ancak Trump Başkanlık yetkisini kullanarak kararı veto etti.

Hatta Türkiye’nin S-400 alımında haklı olduğunu söyledi. Bu konuda dönemin Başkanı Obama’yı suçlayarak, “Türkiye’nin tüm ısrarına rağmen Patriot sistemini satmayan Obama yönetimidir” diyerek Türkiye’yi savundu…

Ancak Türkiye’nin; İsrail’e karşı Kudüs davasının yanında duran, ABD’nin Kudüs’ü İsrail’e peşkeş çeken, Arap ülkelerine bunu kabul ettiren politikasına karşı sergilediği onurlu duruş ABD’yi yöneten İsrail lobisini hayli kızdırmıştı.

Türkiye ve Erdoğan’a yönelik tüm saldırıların altında bu Siyonist lobi vardır. S-400 sadece bahane olarak kullanılıyor.

ABD, TÜRKİYE’YE DÜŞMANLIĞINI GÖSTERMEK İÇİN BAHANE ARIYORDU

ABD, Türkiye’ye karşı her zaman hasım ve düşman olmuştur. Bu hasım ve düşmanlıklarını her dönemde de göstermiştir. Türkiye’de hükümetler ABD’ye hizmet etmeyi reddettikleri anda darbe ve muhtıralarla devrilmiştir…

Bu silah en çok da Cumhurbaşkanı Erdoğan’a karşı kullanılmıştır. 15 Temmuz darbe girişimi ve dolar saldırıları bunun en taze örnekleridir.

Eski Suriye Özel Temsilcisi Jeffrey bir hafta önce “Türkiye Suriye’deki operasyonu durdurmasaydı ekonomisini çökertmek için hazırdık” demedi mi?

Türkiye, Suriye, PKK/YPG, Libya, Doğu Akdeniz, Filistin, Sudan, Körfez Ülkeleri ve Katar gibi onlarca ulusal ve uluslararası konuda ABD ile anlaşmazlıklar yaşıyor…

ABD, bu konuların hepsinde Türkiye’nin bekasını tehdit eden politikalar üzerinde çalışıyor. Türkiye’ye düşmanca yaklaşıyor ve Türkiye düşmanlarıyla ortak hareket ediyor.

SİLAH SANAYİMİZİN GÖSTERDİĞİ BAŞARI TÜRKİYE DÜŞMANLARINI KORKUTUYOR

Türkiye’nin yerli ve milli silahlarla sağladığı başarıların birilerini rahatsız etmesi normal. Ancak NATO’da müttefik olan, Türkiye’de askeri üsleri bulunan ABD’nin bu rahatsızlığını “düşmanca bir tavırla göstermesi” manidar. ABD, Türkiye’yi Rusya, İran ve Kuzey Kore gibi en üst seviyede bir düşman olarak gördüğünü ilan etmiştir.

Ama hiçbir yaptırım Erdoğan’ı girdiği “bağımsız ve güçlü Türkiye” yolundan döndüremez. “Erdoğan’ı devirmek için muhalefet partilerini kullanacağız” diyen yeni Başkan Biden de Türkiye’yi durduramaz.

Bize hasım gözüyle bakan ABD bizim düşmanımızdır. Silah sanayiimize darbe vurmak ve teknolojik gelişimimize engel olmak istiyorlar. Bunu dün yaptılar ve başarılı oldular. Ancak bu sefer başaramayacaklar.

Türkiye, ABD’nin hasmı değildir ama ABD, Türkiye’nin düşmanıdır!