Filistin’de 2006’da yapılan parlamento seçimlerini Hamas’ın kazanmasını bir türlü hazmedemeyen Mahmud Abbas’ın sebep olduğu bölünmüşlük halini sona erdirmek için bugüne kadar Mısır, Suudi Arabistan, Katar ve hatta Rusya gibi birçok ülke arabuluculuk girişiminde bulundu.
Fakat hiçbiri Hamas ve Fetih’i barıştırıp Filistin’de birlik ve bütünlüğün sağlanmasını başaramadı.
Son günlerde Cezayir bu role soyundu ve uzlaşı görüşmelerini yeniden canlandırmak için harekete geçti.
Filistinli gruplar Cezayir Cumhurbaşkanı Abdülmecid Tebbun tarafından “istikşafi görüşmeler” için Cezayir’e davet edildi.
Önce Fetih heyeti Cezayir’e gitti, ardından da Hamas heyeti.
Diğer grupların heyetleri de ay sonuna kadar gidip uzlaşıyla ilgili görüşlerini Cezayirli yetkililere anlatacaklar.
Cezayir hükümeti önce her bir grubu ayrı ayrı dinleyerek görüşlerini alacak.
Daha sonra tüm grupların katılacağı bir diyalog gerçekleştirilecek.
Hamas heyeti Cezayirli yetkililere sunduğu dosyada hem uzlaşı konusundaki görüşlerinin yer aldığını ve hem de uzlaşı çabalarında bugüne kadar neler yaşandığının anlatıldığını açıkladı.
Bu ikincisi belki de grupların görüşlerinden daha önemli.
Çünkü Filistin uzlaşısına samimi bir şekilde arabuluculuk etmek isteyenlerin öncelikle geçmişteki girişimlerin neden başarısız olduğunu bilmeleri gerekiyor.
Oraya dikkatlice bakınca ortaya çıkan bir gerçek var:
Bugün Filistin’i yöneten Abbas ve adamları elde ettikleri imtiyazları kaybedecekleri için uzlaşı çabalarının başarılı olmasını istemiyorlar.
Uzlaşı sağlanırsa, örneğin, Filistin Kurtuluş Örgütü (FKÖ) Hamas ve İslami Cihad’ın da katılımıyla yeniden yapılandırılacak.
Bu, Fetih’in ve dolayısıyla Abbas ve adamlarının FKÖ üzerindeki mutlak kontrollerini kaybetmeleri demek.
Uzlaşı sağlanırsa Filistin’de başkanlık ve parlamento seçimleri yapılacak.
Bu da yine Filistin halkının Hamas’a desteğinin daha çok olduğunun ortaya çıkmasını sağlayacak.
Hele başkanlık seçimini kaybetmeyi hiçbir şekilde göze alamazlar.
Dolayısıyla Abbas ve adamlarının uzlaşı çabalarını bir şekilde engelleyeceklerini, kağıt üzerinde herhangi bir anlaşma sağlansa bile pratikte uygulanmasına izin vermeyeceklerini, yani Cezayir’in çabalarının başarısızlıkla sonuçlanacağını tahmin etmek zor değil.
Nitekim Filistin Halk Kurtuluş Cephesi (FHKC) liderlerinden Ahmed Et-Tanani de aynı yönde bir açıklama yaparak, Fetih’in FKÖ’nün kendi elinde rehine olarak kalmasına ve Cezayir diyalogunun başarısız olmasına karar verdiğini söyledi.
Abbas bir yandan uzlaşıyı engellerken diğer yandan da kendinden sonrasını dizayn etmekle meşgul.
Filistin Yönetimi Başkanı’nın halefi olabilecek birkaç aday var.
Onlardan biri Filistin İstihbaratı Başkanı Macid El-Ferec ve bir diğeri de İsrail ile ilişkilerden sorumlu Sivil İşler Bakanı Hüseyin Eş-Şeyh.
Her ikisi de ABD’nin ve İsrail’in desteğini alabilecek adaylar.
Geçenlerde Fetih’in kendisini FKÖ Yürütme Kurulu üyeliğine aday göstermesiyle Eş-Şeyh yarışta bir adım öne geçti.
Hüseyin Eş-Şeyh’in önümüzdeki ay FKÖ Genel Sekreteri seçilmesine kesin gözüyle bakılıyor.
Dolayısıyla Abbas’a herhangi bir şey olursa Filistin’in mevcut siyasi koşullarında yeni başkan seçilene kadar koltuğuna Eş-Şeyh oturacak.