Beslenmede esas olan, vücudumuzun ihtiyacı olan vitamin, mineral ve diğer besleyici maddeleri sindirim sistemi yoluyla vücuda almaktır. Günümüzde çokça telaffuz edildiği üzere, “beslenme” asla ve asla bir tüketim değildir.
Vücudumuzda en temel düzeye yani hücrelerimize baktığımızda, bir fabrika gibi fakat çok ince bir düzen içinde devam eden bir işleyiş görmekteyiz. Bu işleyişin devamı için gereken enerji ihtiyacı uygun şartlarda, uygun şekilde ve tabii ki yeterli derecede sağlandığında hücrelerimizdeki bu muazzam sistem kendi dengesini muhafaza ederek çalışır. Vücudumuzda olan biten bu olayların hepsine birden “metabolizma olayları” adı verilir. Metabolizma olaylarının aksamadan devam edebilmesi için enerji sağlanması gerekir. Açlık sinyali dediğimiz uyarı da işte tam bu noktada ortaya çıkar. Hücresel düzeyde enerji ihtiyacı ortaya çıktığında, bu ihtiyaç kademeli olarak açlık sinyaline dönüşür.
Acıktığımızda ne yediğimiz ve bunun nasıl pişirildiği yani kısaca yediklerimizin muhtevası işte bu sebeplerden dolayı çok önemlidir. Çünkü biz yediklerimizle, hücresel düzeyde ortaya çıkan enerji, vitamin, mineral ve besleyici madde ihtiyacını karşılamaktayız. Tabii ki eğer doğru seçimler yapmışsak. Pişirmenin önemi de burada ortaya çıkıyor zaten. Sebzelerin içindeki vitamin ve besleyici madde değerini kaybetmeden doğru yöntemlerle pişirilmesi çok önemlidir.
Besinleri, özellikle sebzeleri uzun süre ve yüksek ısılarda pişirmek, içerdikleri vitamin ve minerallerin kaybına sebep olmaktadır. Sebzeleri hem mevsiminde hem de daha çok çiğ halde beslenmeye katmak, içerdiği zengin besleyici maddelerden en iyi şekilde faydalanmamızı sağlar. Bunun dışında buharda pişirmek, sebzelerin besleyici değerini korumak için tercih edilmesi gereken en önemli pişirme yöntemidir. Sebze çorbası yapılacaksa, bunu da buharlı pişirme tenceresi ya da düdüklü tencere dediğimiz tencereyi kullanarak pişirmek doğru bir seçim olacaktır. Özellikle bu tencereyi kullanarak, kısa sürelerde birçok çeşidi, besleyici değerini koruyarak pişirmek mümkündür (bkz. ALKALİ VÜCUDUN SIRLARI kitabı sf. 292) Normal tencerede pişirilen sebze yemeklerinin de kısa süre pişirilmesi, canlılığını ve diriliğini kaybetmeden servis yapılması oldukça önemlidir.
Normal tencerede pişirmesi uzun zaman alan et vb. besinleri de yaklaşık 40 dk. gibi kısa bir sürede bu tencereyi kullanarak çok iyi pişirmek mümkündür. Özellikle hayvansal besinler, sindirim sistemini oldukça yoran ve vücuda fazla atık madde bırakan besin grubudur. Dolayısıyla iyi pişirilmesi, vücudumuz ve sağlığımız için çok önemli etkileri olan çiğneme sürecinden itibaren fayda sağlar.
Kısaca belirtmek gerekirse, beslenmede vitamin ve mineral değeri yüksek, lif içeriği yüksek ve vücuda daha az atık madde bırakan besinleri seçmek, doğru pişirme yöntemleri kullanmak, özellikle sebzeleri canlı hale en yakın durumda sofralarda bulundurmak, temelden sağlıklı olmanıza çok büyük faydalar sağlayacaktır. Yani, binlerce yıl önce Hipokrat’ın söylediği gibi, “Yedikleriniz ilacınız, ilaçlarınız da yedikleriniz olsun.”
Yazarın web adresi: www.emineakin.com