Geçenlerde ilk olarak gazetemizin sosyal medya hesabından tanıdım Lir kuşunu… Ne yalan söyleyeyim tanımakta çok geç kalmışım dünyanın bu en muhteşem sesli kuşunu…
Adını, yukarı kaldırdığında “lir çalgı”sına benzeyen iki kuyruk telinden alıyormuş…
İşin zoolojik kısmıyla ilgilenmediğime göre Lir kuşuyla ilgili daha fazla şey öğrenmek ya da çıkardığı muhteşem sesleri dinlemek isteyenleri internete davet edip, onun üzerinden varmak istediğim noktaya doğru varmak istiyorum…
Lir kuşunun, onlarca sesi taklit edebilmesinin bende yaptığı ilk çağrışım, artık neredeyse kendi sesini kaybedecek noktaya varan CHP’nin taklit kabiliyeti oldu…
Evet, Lir kuşu eşini etkilemek için çıkardığı onlarca ses ile muhteşem bir taklitçi olabilir.
Fakat artık hangisi onun doğal sesidir?
CHP’de tıpkı bu tabloda olduğu gibi kendi sesini kaybetmiş bir taklitçidir…
Bir gün ABD’nin, başka bir gün HDP’nin sonra PYD’nin seslerini, tıpkı onlar gibi seslendirirken görebiliyorsunuz CHP’yi…
Yetiyor mu? Elbette hayır… Bir başka yerde FETÖ ağzının temsilcisi, başka bir yerde Esed’in arzularının sözcüsü gibi bir CHP…
Evet, CHP’nin de bu kusursuz taklitçiliği takdiri hak ediyor kuşkusuz; “kabiliyet(!)” açısından…
Fakat bu taklitçiliğin tesiri Lir kuşundaki gibi huzura erdiren bir melodik terapiye hiç benzemiyor…
Sırf “oy” kaygısıyla girilen bu çabanın neticesinde, üstelik kendi sesini de yitirme pahasına girişilen bu taklidin, CHP’ye ne kazandıracağı ise çok malumdur…
Lir kuşu tabiatın bir kanunu gereği içgüdüsel davranır ve davranan eşini de bu taklitçiliği ile etkileyebilir.
Hatta muhteşem seslerle bizi kendisine hayran da bırakabilir…
Başka bir gerçek ise şudur… İnsanlara ait dünya akıl, mukayese ve muhakeme ile işler… Yani bu dünya taklit kabiliyetinin farkındadır ve sadece bir taklit olarak algılar… Asla gerçeğin yerine ikama edilmez…
Her ne kadar CHP’nin genel başkanı AK Parti’ye oy veren seçmeni aşağılayarak, bu kabiliyetlerini küçümsese de, yürüyen bir akıl vardır ve bu akıl da, CHP’nin artık kendi sesini yitirdiğinin çok farkındadır…
Nihayetinde, yaptığı bir sürü taklidin ortasında kendi sesini ve kendi yorumunu kaybeden bir parti için sorulacak tek bir soru kalır geriye:
Gerçekten de CHP artık kimdir ve kimin sesidir?