İstanbul dünyanın en özel şehirleri arasında yer almakta.

Tarihi, kültürü ve doğası ile eşsiz bir metropol.

Jeo-stratejik önemi ve ülke ekonomisine katkısı ile Türkiye’nin göz bebeği İstanbul.

Efendimiz Aleyhisselam’ın müjdelediği, Sahabe Hazretlerinin manevi bekçisi olduğu bu topraklar, ceddimizin bize emanetidir!

İstanbul’un konumunun bir anlamı var. İstanbul’dan Mekke’ye doğrusal bir hat çizdiğinizde, o hat Kudüs’ün üzerinden geçer. ‘Dünyanın altın oran noktası’ denir İstanbul-Kudüs-Mekke doğrusalına.

Bazen coğrafya ve geometri birleşir ve insanlığa bir mesaj verir. Sonuçta tüm ilimler hakikati bulma arayışının bir sonucu değil midir?

Binaelaneyh İstanbul; Kudüs ve Mekke gibi korunması, elde tutulması, muhafaza edilmesi, bayrağın asla inmemesi, ezanların asla susmaması gereken çok özel bir nirengi noktasıdır.

Bu bölgelerde zayıflamak medeniyet adına zafiyet oluşturur.

Mekke’ye, Kudüs’e ve İstanbul’a çok dikkat etmeliyiz, âdeta üzerine titremeliyiz.

Bu bölgelerdeki tüm tehditleri bertaraf etmek, coğrafyayı korumak ve sahiplenmek her birimize düşen ulvi bir görevdir.

YEREL SEÇİMLERİ KÜÇÜMSEMEYİN!

Yerel seçimlerin bu bağlamda önemi büyüktür. Sakın küçümsemeyiniz. “Altı üstü bir belediye başkanı seçiyoruz” demek, tuzağa düşmektir.

Belediye başkanlarının vizyonu ya da vizyonsuzluğu şehrin ana dokusuna müdahale anlamı taşır.

Kimi emaneti koruma ve geliştirme motivasyonuyla hizmet eder, kimi ihanetin yoluna seçer.

Kimi şehri rant aracı olur görür, kapitalist reflekslerle kirletir ve aşağı çeker… Kimi “emanet” anlayışıyla şehre bekçilik yapar ve emaneti yukarı taşır.

Bugün gelinen İstanbul seçim konjonktüründe iki seçenek var.

Birinci seçenekte hizmetsizlik ve parti bazlı kazanımlarda ortaklıklar söz konusu. Burada İstanbul’un geleceği söz konusu değil. Bu ittifakta kişisel ikballer, ideolojik paylaşım alanları odağa alınmış görünmekte.

REÇETE HAZIR!

Cumhur İttifakı’nın ortaya koyduğu vizyonda ise şehrin tüm sorunlarını çözecek reçete ortaya kondu.

Sorunlar çözülecek, emanet emin ellerde olacak, şehir gelişecek ve gelecek vadedecek. Burada kirli alışverişler yok. Burada kişisel ikbal hesapları yok.

Hangi partiden olursanız olun, Cumhur İttifakı’na kaybettiren olmayın! İstanbul’u destekleyin.

Seçim öncesi son yazımda şunu belirtmek isterim.

Türkiye’nin demokrasisi bölge ülkeleri içerisinde olgunlaşmış, yol ve mesafe katetmiş bir demokrasidir. Bu anlamda, sandıktan hangi sonuç çıkarsa başımızın tacıdır. Şimdiden sonuçlar tüm Türkiye’ye hayırlı olsun.

VAR OL İSTANBUL

Yazımı Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın İstanbul mitingi sonrası vermiş olduğu mesajla bitirmek isterim.

“Bu İstanbul ki Efendi’mizin müjdelediği fethi için sekiz asır boyunca milletlerin, fatihlerin, kumandanların rüyasına giren şehirdir.

 Bu İstanbul ki Mihmandar-ı Nebevi Eyüp Sultan hazretlerinin uğrunda surları dibinde son nefesini verdiği yerdir.

Bu İstanbul ki Osman Gazi’nin, evlatlarına “İstanbul’u aç, gülzar yap” diye vasiyette bulunduğu Kızılelma’dır.

Bu İstanbul ki Fatih Sultan Mehmet Han’ı 21 yaşında fatih olarak dünyanın gördüğü en büyük hakanlardan biri yapmıştır.

Bu İstanbul ki asırlar boyunca kendi vatandaşlarına yurt, mazlumlara umut, mağdurlara gönül köprüsü olan anne şehirdir.

Bu İstanbul ki Roma’dan Bizans’a, Osmanlı’dan Cumhuriyet’e âdeta gergef gibi işlenerek sanat eserine dönüştürülmüş bir hazinedir.

Bu İstanbul ki şairlerin bir taşına dünyaları değişmediği, sadece bir semtini sevmeye ömrünün yetmeyeceğinden korktuğu şehirdir.

Bu İstanbul ki ressamların asırlardır çizdikleri, seyyahların asırlardır gezdikleri hâlde her defasında yeni güzelliklerini keşfettikleri şehirdir.

Bu kardeşinizin de doğduğu, büyüdüğü, her nefesini hamd ederek içine çektiği, her karışına aşkla bağlı olduğu İstanbul!

Sağ ol İstanbul, var ol İstanbul…” Cumhurbaşkanı Erdoğan.