Hakikatler zaman geçtikçe anlaşılıyor ve her gerçeğin apaçık meydana çıkması için hep vakte ihtiyaç vardır. Daha edebi tabirle vakit ilaçtır. Şimdi de tam buna ihtiyacımız var belli ki kâri. Yoksa bunca olanı çözmek, görmek ve idrak etmek çok da mümkün görünmüyor. Öyle ki bu hain adamlar inancımızı kullanıp da sızdılar her bir yanımıza, düşmandan da düşman, şeytandan da şeytan, hainden de on kere daha fazla hainler. Zira biz gibi durup, bizden gibi görünüp saldırdı bunlar. Bizimle aynı yere ve belki de yan yana başlarını secdeye koyup, aynı Rabbe dua edip, aynı davaya ve aynı imana sahip olduklarını söylerken meğerki bu milleti, bu asırlarca İslam’a sancaktarlık yapmış ve asılardır başına gelen onca belaya rağmen hala o iddiada olan bu devleti yıkmaya çalışmışlar. Bizden görünüp bizi öldürmeye, yok etmeye uğraşmışlar. Bunlar dine imana saldırmışlar ve en büyük zararları da dine olmuştur bunların ve bunlar ümmetin umudunu yok etmeye, son kaleyi hak ile yeksan etmeye çalışmış, itin köpeğin eniği olmuş, münafıklığın zirvesine oturmuşlar. Ne Müslüman’dır bunlar ne de düşman denebilecek kadar onurlu… Zira düşman dediğinin de bir onuru vardır. Bunlar haysiyet yoksunu bir it sürüsü…

Yeni yeni görüntüler çıkıyor her gün ve durumun vahametini daha iyi görüyoruz daha iyi anlıyoruz. Yerlerde vurulup yatan insanlar, annelerini kurtarmaya çalışan çocuklar,  başlarından vurulmuş adamlar… Ama mermiyle, topla, tüfekle ve tankla karşılarında duran hainlere yalın ayak karşı koymaya çalışanlar… Vatan için tek tek vurulup düşen vatan evlatları ve karşılarında onlara, yani hepimizin annesine benzeyen bir ablamıza, babamıza benzeyen bir amcamıza, kardeşlerimize, çocuklarımıza ateşe edenler onların kimin ya da neyin evladı olduğunu bilsem de buraya yazacak değilim. Ama bildiğim tek şey var ki bunların beynine beton dökülmüş, kalbi taş kesilmiş ve imanlarını şeytana satmış bunlar.

Öyle ya da böyle çok büyük bir badire atlattık, büyük bir belanın tam kıyısından döndük… Allah yardım etti, Allah zalimlere ve hainlere fırsat vermedi ve vermeyecek de inşallah. Bu milletin asırlar boyu İslam’a yaptığı hizmet elbet ki görülmüştür ve aramızda inkâr edenler olsa da biz onların torunlarıyız ve bütün bir ümmetin de ve bence insanlığın da umudu biziz hala ve bizi bekliyor zulmün altında yok olanlar, bombaların altında ölen çocuklar bizi bekliyor ve mazlum coğrafyalarda insanlar kız çocuklarına “Türkiye” diye isim veriyorsa bütün bir insanlık halen dahi bizi bekliyor…

Ve şunu da unutmamak lazım ki düşman yine düşmandır. Batılılardan bu kanlı darbe girişimine tek ses gelmemesinin sebebi de budur aslında ve unutulmamalıdır. Hem eskilerin dediği yine hakikat olmuştur; domuzdan post, düşmandan dost olmaz… Biz onların gözünde hâlâ ve hep Osmanlı’yız… Osmanlı, yani asırlarca batının/zulmün/zalimin karşısında dimdik duran ve yeşil sancağı dünyanın her mekânında dalgalandırmak için yaşayan ve yaşatan, bu uğurda da karşısında duran her kim varsa yıkılana değin korkulu rüyası olmuş ve tabiri caizse düşmanın ensesinde soluğunu her vakit hissettiren, gaye devlet Osmanlı…

Üstat Meriç’in dediği gibi: “Bütün Kur’anları da yaksak, bütün camileri de yıksak, Avrupalı’nın gözünde Osmanlı’yız… Osmanlı… Yani İslam…”