Günümüzde birtakım sebeplerden dolayı çocuk kaçırma ve kaçırılan çocuğun alıkonulması gibi suç teşkil eden eylemler ortaya çıkabiliyor. Velayet yetkisi kendisinden alınan velinin, çocuğu bakım ve gözetimi altında bulunduran kişinin yanından alması eylemi de Türk Ceza Kanunu bağlamında suç teşkil ediyor. Bazı unsurların varlığı hâlinde de Türk Ceza Kanunu’nda yaptırım altına alınan çocuğun kaçırılması ve alıkonulması suçunun işlenmiş olduğu kabul edilir.
Veli, vasi ve akrabalar tarafından işlenmesi
Çocuğun kaçırılması ve alıkonulması suçu Türk Ceza Kanunu’nun 234. maddesinde aile düzenine karşı suçlar bölümünde yer almaktadır. Kanun maddesinde;
“Velayet yetkisi elinden alınmış olan anne veya babanın ya da üçüncü derece dahil kan hısmının, on altı yaşını bitirmemiş bir çocuğu veli, vasi veya bakım ve gözetimi altında bulunan kimsenin yanından cebir veya tehdit kullanmaksızın kaçırması veya alıkoyması halinde, üç aydan bir yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.” Şeklinde düzenlenmiş olup;
“Fiil cebir veya tehdit kullanılarak işlenmiş ya da çocuk henüz on iki yaşını bitirmemiş ise ceza bir katı oranında artırılır.” şeklinde zor kullanarak suçun işlenmesi durumunda ise cezada artırım yapılacağı şeklinde hüküm altına alınmıştır.
Yabancılar tarafından işlenmesi
Kanunda fiilin, “Kanunî temsilcisinin bilgisi veya rızası dışında evi terk eden çocuğu, rızasıyla da olsa, ailesini veya yetkili makamları durumdan haberdar etmeksizin yanında tutan kişi, şikâyet üzerine, üç aydan bir yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.” Evi rızasıyla da olsa terk eden çocuğun, bu durumunu ailesine ya da yetkili makamlara haberdar edilmemesi hâlinde de çocuğun kaçırılması ve alıkonulması suçu işlenmiş olacağından, fail cezalandırılacaktır. Kanunda belirtilen bu hareketin cezalandırılabilmesi için aşağıdaki şartların bulunması gerekir.
1-) Çocuğun, anne babasının bilgisi ve rızası olmaksızın, kendi istek ve arzusuyla evi terk etmesi gerekir.
2-) Evi terk eden çocuğun kendi iradesi ile yabancı bir kimsenin yanına gitmesi veya onun yanında kendi isteği ile kalması gerekir.
Bu suç; “Velayet yetkisi kendisinde olmayan anne - baba ve akrabalarının işlediği çocuğun kaçırılması ve alıkonulması suçu” ve evi kendi rızasıyla terk eden çocuğun yabancı bir kişi tarafından kaçırılması ve alıkonulması suçu şeklinde olmak üzere işlenebilir.
16 yaşını dolduran çocuğun velayet yetkisi olmayan anne, baba ya da üçüncü dereceye kadar kan hısımları tarafından, çocuğun “velisi, vasisi veya bakım ve gözetimi altında bulunan kimsenin” yanından kaçırılması bu suçu oluşturmazken; anne ve baba arasındaki boşanma davası devam ederken çocuğun geçici velayeti kendisine verilmeyen anne veya baba tarafından kaçırılması hâlinde bu suç oluşur.