Libyalı devrimciler, Salı günü başkent Trablus’taki Uluslararası Mitiga Havaalanı’nda büyük bir balık yakaladı.
Yakalanan balık, Yusuf Sagr Ahmed Mübarek Velayeti isimli 33 yaşında Birleşik Arap Emirlikleri vatandaşı.
Libya’da BAE lehine casusluk yapmakla suçlanıyor.
Dubai Polis Teşkilatı’nda çavuş rütbesiyle bir süre görev yaptıktan sonra istihbarat için çalışmaya başlayan Velayeti, Libya vizesini 26 Ekim’de Londra’daki Libya Büyükelçiliği’nden almış ve aynı gün Londra’dan Amman’a, oradan da Libya’nın doğusundaki Tobruk kentine uçmuş.
5 Kasım’da Tobruk’tan Trablus’a geçerek Al Mahary Radisson adlı otele yerleşmiş.
Türkiye Büyükelçiliği’ne bakan otelin normalde kapalı olduğu ve müşteri kabul etmediği, fakat ne hikmetse Velayeti’yi kabul ettiği söyleniyor.
Ülkeden ayrılmak üzereyken havaalanında yakalanan Velayeti’nin çantasında Türkiye Büyükelçiliği’nin görüntülerinin olduğu yaklaşık yarım saatlik bir video kaydı çıkmış.
Velayeti, Yüksek Mahkeme ve Milli Müze gibi bazı hassas kurumların binalarının görüntülerini de almış.
Havaalanında yakalandıktan sonra kendisini sorgulayan görevlilere 10 milyon dolar rüşvet teklif etmiş.
Şimdi gündemdeki soru şu:
“BAE casusu olmakla suçlanan Velayeti, Türkiye Büyükelçiliği’nin görüntülerini neden aldı?”
Genel kanı, görüntülerin elçilik binasını hedef alacak bir bombalı saldırıya hazırlık için kaydedildiği yönünde.
Yani ortada Ankara’yı da ilgilendiren ve yakından takip edilmesi gereken oldukça ciddi bir durum var.
Velayeti’nin Kasım 2013’te suikast olaylarına sahne olan Bingazi’ye 36 kişiyle birlikte giriş yaptığını itiraf ettiği, BAE Veliaht Prensi Muhammed Bin Zayed’in Libya’da IŞİD’in silahlandırılmasıyla ilişkisini anlattığı, itiraflarının yakında yayınlanacağı ifade ediliyor.
Türkiye’nin Mısrata Başkonsolosluğu’na 28 Eylül’de el bombasıyla saldırı düzenlenmişti.
BAE casusunun o saldırıyı gerçekleştirenlerle ilgili de bilgi verdiği öne sürülüyor.
Arap Baharı’na ve İslamcılara savaş açan Muhammed Bin Zayed’in Mısır’da olduğu gibi Libya’da da özgürlük için mücadele veren devrimcileri hedef alan kirli planları ve kifayetsiz muhteris General Halife Hafter’e verdiği sınırsız destek sır değil.
Abu Dhabi, Türkiye’nin meşru yönetim olarak tanıdığı ve desteklediği Trablus yönetimini devirmek için Libya’da bizzat savaşıyor.
Mısır ve BAE uçakları devrimcilere hava saldırıları düzenliyor.
Bir yandan Birleşmiş Milletler Libya Özel Temsilcisi Bernardino Leon’u görevi başındayken “satın alan” BAE’nin diğer yandan da Kuzey Kore’den satın aldığı silahları ambargoyu ihlal ederek Libya’daki yandaşlarına gönderdiği ortaya çıktı.
Amerikalıları da rahatsız eden 100 milyon dolarlık bir silah satışından bahsediliyor.
Kendini dev aynasında ve Müslüman Kardeşler’i en büyük düşmanı olarak gören Muhammed Bin Zayed’in izlediği politikalara ve yaptığı kirli işlere bakınca Türkiye Büyükelçiliği’ni hedef alacak kadar gözünü karartmasına şaşmamak gerek.
BAE Veliaht Prensi’nin emrindeki medya ve Abu Dhabi’nin “finansal destek” verdiği Batılı gazeteciler, Türkiye aleyhinde uzun süredir karalama kampanyaları yürütüyor.
Kendi vatandaşları dışında diğer Arap ülkeleri vatandaşlarını da parayla satın alarak kullanan Muhammed Bin Zayed’in Türkiye içindeki faaliyetleri ve Abu Dhabi’yle bağlantılı Türkler ciddi şekilde mercek altına alındığında birçok pisliğin ortaya döküleceğinden eminim.
Bu “şımarık veled”e artık haddi bildirilmeli.