Sürpriz bir şekilde ABD Başkanı seçilen ve Beyaz Saray’daki ilk gününden itibaren tartışmalı kararlara imza atan Donald Trump, Amerikan halkını olduğu gibi Arap sokağını da böldü.
Benimsediği ırkçı ve İslam karşıtı söylem nedeniyle Araplar arasında ABD Başkanı’na tepki daha ağırlıkta.
Bununla birlikte Trump’ı destekleyenler ve kararlarını doğru bulanlar da yok değil.
Söz konusu destek “Küreselciler Trump’a komplo kuruyor” gibi düşüncelerden değil, Obama dönemindeki İran yanlısı politikaların terkedileceği beklentisinden ve ABD Başkanı ile ekibinin Müslüman Kardeşler hakkındaki sözlerinden kaynaklanıyor.
Müslüman Kardeşler düşmanlığının Araplar arasında bayraktarlığını yapan ülke Birleşik Arap Emirlikleri.
BAE’nin gayriresmi sözcüsü sayılan Dubai Emirliği Polis ve Genel Güvenlik Başkan Yardımcısı Korgeneral Dhahi Khalfan, Trump’ın yedi İslam ülkesinin vatandaşları için aldığı vize kısıtlamasını ve ABD’ye giriş yasağını destekleyerek, Twitter’daki hesabında şöyle yazdı:
“Yemenli’nin Amerika’da ne işi var? Iraklının, İranlının, Somalilinin, Suriyelinin ne işi var? Ülkelerini mahvettiler, Amerika’yı mahvedemeyecekler.
Trump, Arap’a değil haraba düşman.
Cesur kararları nedeniyle Başkan Trump’a selam olsun. Onlar ancak caydırıcı uygulamalardan anlarlar.
Ölü halklar niye diri halklara gidiyorlar?”
BAE’li yetkiliye göre, Amerika’ya gitme hakkı ancak kendi ülkesi gibi zengin ülkelerin vatandaşlarının hakkı.
İşgal edilmiş, fakir ve geri bırakılmış ülkelerin vatandaşlarının ise böyle bir lüksü olamaz.
Çünkü onlar “ölü halklar”.
Trump’ınkine rahmet okutacak bu ırkçılığa “Amerikan halkı Trump’ın kararına karşı harekete geçti. Sen ise amcaoğulların olan Araplara karşı onun kararlarını destekliyorsun. Hayret sana!” şeklinde sitem dolu bir itiraz gelince Khalfan şu itirafta bulundu:
“Benim amcaoğullarım Yahudiler. Araplar değil.”
Kendini Araplar’dan çok Yahudiler’e yakın gören bir yetkilinin Trump’ın ırkçı ve İslam karşıtı söylemiyle mest olması gayet normal.
Bu arada, vatandaşlarına ABD’ye giriş yasağı konulan ülkelerden Washington’a tepkiler gelmeye devam ediyor.
Sudan Dışişleri Bakanlığı, duyduğu rahatsızlığı dile getirmek için ABD’nin Hartum Maslahatgüzarı Steven Koutsis’i bakanlığa çağırdı.
Irak Meclisi, Trump’ın hamlesine misliyle karşılık verilmesi kararını oy birliğiyle kabul etti.
Katar Dışişleri Bakanı Muhammed Bin Abdurrahman El Sani, ABD Başkanı’nın kararını gözden geçirmesini ümit ettiğini belirterek, İslam ülkelerinin “terörün kaynağı” olarak nitelendirilemeyeceğine dikkat çekti.
Arap ülkelerinden Trump’a resmi düzeyde gösterilen tepki hayli temkinli ve yok denecek kadar cılız.
Sebebi ise ABD’nin sıra dışı başkanıyla daha ilk günden ters düşmeme arzusu.
Çeşitli ülkelerin liderleriyle telefon görüşmeleri yapan Trump, önceki gün Suudi Arabistan Kralı Selman Bin Abdülaziz ile de konuştu.
Beyaz Saray’dan yapılan açıklamada iki liderin Suriye ve Yemen’de güvenli bölgeler oluşturulması konusunda mutabık kaldıkları bildirildi.
Arapların ve İslam ülkelerinin tepkisini çeken ABD Büyükelçiliği’ni Tel Aviv’den Kudüs’e nakletme kararı ise şimdilik buzdolabına kaldırılmış görünüyor.
İsrail medyası, Netanyahu’nun ABD Başkanı’ndan büyükelçiliği Kudüs’e taşıma kararını ertelemesini istediğini öne sürdü.
Bu iddianın doğru olma ihtimali hayli yüksek.
Çünkü İsrail kararın hayata geçirilmesi halinde işgal altındaki topraklarda eylemlerin artmasından endişe ediyor.
Anlaşılan Netanyahu, ABD Büyükelçiliği’nin Kudüs’e taşınmasına değil Yahudi yerleşimciler için Batı Yaka ve Kudüs’te yeni konutlar inşa edilmesine öncelik veriyor.
Trump’ın koltuğa oturmasıyla birlikte ardı ardına açıklanan yeni konut projeleri bunu gösteriyor…