Önceki gün Arap sokağının gündeminde Katar’ın Hamas liderlerinden ülkeyi terk etmelerini istediğini öne süren haberler vardı.

Hamas söz konusu iddiaları yalanlayarak Katarlı yetkililerden kendilerine böyle bir talep gelmediğini açıkladı.

İlerleyen saatlerde Doha’nın ateşkes müzakerelerinden “çekildiği” ve kararın ABD’ye, İsrail’e ve Hamas’a iletildiği haberi geldi.

Reuters’ın adının açıklanmasını istemeyen bir yetkiliye dayandırdığı haberinde Katar’ın bu kararı, “Hamas ve İsrail’in müzakerelerde gerçek bir istek ortaya koymadığı için aldığı” ifade edildi.

Haberde ayrıca Katar’ın, Hamas Siyasi Ofisi’nin Doha’da bulunmasının artık “işlevi kalmadığı” sonucuna ulaştığı belirtildi.

Daha sonra Katar Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Macid el-Ensari’nin açıklaması yayınlandı.

Haberlerin “dakîk/tüm ayrıntılarıyla tamamen doğru” olmadığını belirten el-Ensari, Katar’ın ara buluculuktan çekilmediğini ancak ara buluculuğunun “askıda” olduğunu söyledi.

Katar’ın ara buluculuğunu askıya alacağını ve müzakerelerde ciddiyet olması hâlinde yeniden ara buluculuğa döneceğini taraflara 10 gün önce bildirdiğini ifade etti.

Hamas’ın Doha’da ofisinin bulunmasındaki amacın ilgili taraflar arasında iletişim kurulması olduğunu dile getiren el-Ensari, ofisin geçmişte birçok kez ateşkes sağlanmasında ve imzalanan anlaşmaların korunmasında, geçen yıl kasım ayındaki esir ve rehine takasında olduğu gibi birçok kadın ve çocuğun özgürlüğe kavuşmasında rol oynadığına işaret etti.

Bütün bu haberlerin ve açıklamaların anlamı şu:

Washington’daki Katar Büyükelçiliği’nin de bir süre önce açıkladığı gibi, Hamas Siyasi Ofisi Doha’da ABD istediği için var.

İzzeddin el-Kassam Tugayları ve diğer direniş gruplarının geçen yıl 7 Ekim’de gerçekleştirdiği baskın Hamas Siyasi Ofisi’ne ev sahipliği yapan Katar’ı zor durumda bıraktı.

Ancak İsrail ve Hamas arasında yapılacak ateşkes ve esir takası müzakerelerinde yararlı olacağı düşüncesiyle -Biden yönetiminin de talebiyle- ofisin varlığının devam etmesine karar verildi.

Müzakere sürecinde ABD’den Katar’a çeşitli baskılar geldi.

Son olarak Cumhuriyetçi bir grup senatör, Katar’ın Hamas lideri Halid Meşal’i ABD’ye teslim etmesini istedi.

Ocak ayında Beyaz Saray’dan ayrılmadan önce Gazze Şeridi’ndeki savaşı sona erdirerek tarihe iz bırakacak bir icraatta bulunmak isteyen Biden da Hamas’ı ateşkese ikna etmesi için Katar’a baskısını artırdı.

Katar son adımıyla Amerikalılara diplomatik bir dille “Hem benden Hamas Siyasi Ofisi’ne ev sahipliği yapmamı ve ateşkes müzakerelerinde ara bulucu olmamı istediniz hem de şimdi bana baskı yapıyorsunuz” diyor ve “arada kalmak istemediğini” söylüyor.

İsrail ve Hamas arasında anlaşma sağlanamamasının faturasının kendisine kesilmesini kabul etmiyor.

Macid el-Ensari’nin Hamas Siyasi Ofisi hakkındaki iddiaları da kesin bir dille ve tümüyle yalanlamayıp “dakîk” olmadığını söylemesi, ofisin geçmişteki rolünü hatırlatıp gelecekteki varlığıyla ilgili herhangi bir açıklama yapmaması soru işaretlerine yol açtı.

Kısacası, Hamas Siyasi Ofisi’nin ileriki günlerde Doha’dan taşınmak zorunda kalma ihtimali hâlâ geçerli.

ABD’nin Orta Doğu’daki en büyük askerî üssüne ev sahipliği yapan Katar’ın da nihayetinde sınırlı bir gücü ve kendi çıkarları var.