Finansal yönetim dediğimiz konu finansın ana yönetim kollarından en önemlisi konumundadır.
Şirketlerin parasal anlamda bütün yönetimsel bölümlerini içerisine alan finansal yönetim doğru uygulandığı noktada şirketin büyümesi dolayısıyla da şirketin kurulu olduğu ülke ekonomisinin büyümesi olağan bir sonuç olarak karşımıza çıkmaktadır.
Dünyanın en büyük ekonomilerinden olan Alman ekonomisindeki şirketlere baktığımız zaman kimi Alman şirketlerinin birçok ülke ekonomisinden daha büyük rakamlara hitap ettiğini müşahede edebiliriz.
Türkiye olarak bizim de küresel şirket sayımızı artırmamız sonucunda ülke ekonomimizin büyümesi ve dünya da ekonomik anlamda söz sahibi olan ülke konumuna gelmemiz içten bile değildir.
Küresel şirket sayısının artması şirketlerde finansal yönetimi doğru yapmakla yakından ilişkilidir.
Bunun için şirketlerin finans yöneticilerinin öncelikle likidite yapısını güçlü tutarak şirketin kasasında her zaman likit varlıkların bulundurulmasına azami gayret göstermesi gerekmektedir. Bunun için borç özkaynak oranı sıkı bir şekilde takip edilmelidir.
Bunun yanında şirketlerin operasyonel verimlilikleri üst düzeyde tutulmalıdır. Şirket ürün üretiyorsa üretim verimliliği şayet hizmet üretiyorsa da hizmet verimliliği kavramları en optimal seviyelerde tutulmaya gayret gösterilmelidir.
Operasyonel verimliliğin sıkıntılı olduğu şirketlerde rekabet düzeyi de problemli olmakta sonuçta şirket hayatiyetine devam edememektedir.
Bir diğer husus ise karlılık konusudur.
Kârlılıkların maksimum düzeylere çıkarılması amaçlanmalı ve bu amacın yerine getirilebilmesi için maliyet kalemlerinin takibinin iyi yapılması bir zorunluluk olmaktadır.
Şirket içerisinde karlılığa etki eden bütün hususlara maliyet azaltıcı karlılık artırıcı bir felsefe ile yaklaşılması gerekmektedir.
Nakit ortaya koyabilmek için belirli yöntemlerin oluşturulması ve bu yöntemlerin şirketin nakit ihtiyacını her ihtiyaç zamanında giderebilmesi için çalışmalar yapılması küresel şirket için oldukça önemli bir konudur.
Şirketin nakde ihtiyaç duyduğu her zaman diliminde ortaya konulan yöntemlerin uygulanması ihtiyacın giderilmesi anlamına gelecektir.
Paranın zaman değerinin hesaplanmasının yanında zamanın paranın değerini azalttığı gerçeğini bilerek hareket eden finans yöneticileri şirketlerinin büyümelerini sağlayabilecek kapasitedeki yönetici sınıfı içerisinde yer almaktadırlar.
Bu hesaplamayı iyi yapamadığı için büyüyemeyen ve sonuçta da oyunun dışarısında kalan birçok şirket örneğini bildiğimiz için bu konunun ne kadar önemli bir husus olduğunun altını özellikle çizmek istiyorum.
Tüm bunların yanında bir diğer konu ise şirketlerin yapmış oldukları projelerin iyi değerlendirilmeleri küresel şirket olmada ki en önemli son husustur.
Yapılan yatırımların karlılıkları ve dolayısıyla da verimlilikleri yatırım yapılmadan önce ince ince hesaplanmalıdır.
Hesap hatası yapıldığında karlılıkların oldukça düşük düzeylerde seyrettiği günümüz dünyasında yapılacak en ufak hatanın telafisi çok ağır olabilmektedir.
Bahsettiğimiz konuların tamamı iyi bir şekilde şirketlerin finans yöneticileri tarafından uygulandığında yönettikleri şirketin kısa zaman içerisinde küresel boyutta bir şirket olduğuna şahit olabileceklerdir.
Böyle şirketlere ülkemiz ihtiyacının her geçen gün biraz daha arttığı gerçeğinden yola çıkarak çok daha fazla çalışmamızın gerekliliğini gözler önüne sermek istiyorum.
Ne kadar çok küresel şirketiniz var ise uluslararası arenada o kadar çok söz sahibisiniz demektir.