Yıllarca Fenerbahçe’ye oynattığı, savunmacı futbol anlayışıyla çokça eleştirilen, hatta sarı-lacivertli kulüple yolları bu sebeple ayrılan Aykut Kocaman dün akşam kendi tarzından çok farklı bir Konyaspor sürdü sahaya. Oyuna ileride basarak başlayan Konya, kaptığı toplarla hızlı çıkma planıyla açık bir futbol oynayacağını daha ilk dakikalarda belli etti.
Buna karşın Fenerbahçe de belki de bu sezonki en hücumcu kadrosuyla sahadaydı. Moses’ın dönüşüyle Rodriguez’li sol kanadın ardından sağ kanadına da işlerlik kazandıran Fenerbahçe Emre’nin de hücum hattına yakın oynamasıyla ileride çok çabuk çoğaldı. Fenerbahçe, organizasyon açısından etkili gözükmese de hızlı hücumları iyi değerlendirdi ve ilk 15 dakikalık dilimi 2 farklı üstünlükle geçmeyi başardı. Serdar Aziz’in ters golüyle fark daha sonra 1’e inse de Kocaman’ın açık futbol ısrarıyla Fenerbahçe Ozan Tufan’la yine bir kontratak golü bularak skoru 2 farka taşıdı.
Bu gol sonrası Fenerbahçe akıllı bir tercihle oyunu daha geride kabul ederek, rakibinin topla oynamasına müsaade etti ve devreyi de bu sayede kazasız tamamladı.
İkinci yarıda tamamen kontratak futboluna dönen Fenerbahçe karşısında Konyaspor üretkenlikten çok uzaktı. Oyunun çok büyük bölümü Fenerbahçe yarı alanında geçse de Konyaspor’un “Bu da kaçar mı” dedirtecek bir pozisyonunu izleyemedik. 78’de Gustavo’nun golü de gelince Fenerbahçe rakibinin fişini tamamen çekti. Muriç’in enfes golü de gecenin en klas hareketi olarak kayda geçti.
Kağıt üstünde zor görünen bir maçı çok rahat kazanan Fenerbahçe, şampiyonluk yolundaki rakiplerinin birbirleriyle oynayacağı maçları stressiz şekilde beklemeye başladı. Maçın en iyileri Ozan Tufan ve Luis Gustavo’ydu. Maçın kötüsü ise tartışmasız Aykut Kocaman’dı.