Türkiye son yıllarda ciddi bir ekonomik travma yaşıyor. Nakit sıkıntısı çekiliyor. Gelir adaletsizliği gözle görülür bir şekilde hissediliyor. Böylesi bir ortamda ekonomiyi rayına oturtmak zor olsa gerek.

Bir tarafta satın alma gücü günden güne zayıflayan dar gelirli, zor günler geçirirken diğer tarafta kayıt dışı ekonominin nimetlerinden istifade eden uyanık girişimciler(!) servetine servet katıyor.

Hazine ve Maliye Bakanlığı bu doğrultuda ciddi hamleler yaptı. Önce akaryakıt sektörüne odaklandı, sonrasında demir-çelik sektörünü incelemeye aldı, devamında sosyal medya fenomenleri radara takıldı. Sırayı tütün ve kuyum sektörleri aldı. Hemen hepsinde de yüklü miktarlarda kayıt dışı kazançlar tespit edildi. Bakanlığın radarına bu kez kırmızı et sektörü takıldı.

Evet, kırmızı et sektörü sıkı takip altında. Gelen bilgilere göre Türkiye’nin en önemli et üreticileri incelemeye alınmış vaziyette. Tedarik zincirinin en üstünde yer alan belli başlı firmalar için hesap vakti. Zira rakam büyük. Tam 3 milyar liralık kayıt dışı kazanç tespit edilmiş!

Yıllardır bunu dile getirmeye çalışıyorum. Bu tür hizmetler masa başından yönetmekle olmaz, olmuyor. Sahada olmanız gerekiyor.

Demek ki isteyince başarılıyormuş; sahada bulunmak memlekete kazandırıyormuş. Milletin imkânlarıyla koltuklarda oturanların sorumluluklarını yerine getirmesi millete nefes oluyormuş.

En önemlisi de ne biliyor musunuz?

Milletin devlete olan güveni artıyor. “Benim devletim var, hakkımı korur” anlayışı tekrar canlanıyor.

Gerçekten titiz bir çalışma yapılmış. Kırmızı et sektörüne yönelik risk analizleri yapılıyor, saha çalışmaları artırılıyor. İş, hayvan çiftliklerinde fiilî sayım yapmaya kadar gidiyor. Bu arada bakanlıkların işbirliği ve uyumlu çalışması da bu çalışmada dikkati çekiyor. Hazine ve Maliye Bakanlığı ekiplerine Ticaret Bakanlığı ekipleri destek veriyor, Tarım ve Orman Bakanlığı uzmanları çalışmaya katkı sağlıyor. Kolluk kuvvetlerinin aldığı önlemler, istihbari çalışmalar da işin kaymağı oluyor… Ve sektöre yön veren dört büyük firma adaletin ağına takılıyor.

Şimdilik tespit edilen rakam 3 milyar lira; devamı da gelecektir.

Bu rakam binlerce, on binlerce dar gelirliye çare olur, özel gereksinimli vatandaşlara ilaç olur, emekliye can suyu olur…

Bakanlık kaynaklarından gelen bilgilere göre araştırmanın devamı da gelecek. Titiz sayım çalışmaları Türkiye geneline yayılacak.

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, olayı “vergi adaletini sağlamak” ve “adil rekabeti korumanın öncelikleri arasında yer aldığı” tespitiyle ifade ediyor. Ne âlâ!

Darısı gelir adaleti için yapılacak titiz çalışmalara!..

 Ramazan’da bile rahat bırakmıyorlar!

Rahmet ve bereket iklimi olarak bildiğimiz Ramazan ayını zehir etmeye çalışan birileri hâlâ var ve maalesef boş durmuyorlar. Ramazan ayı öncesinde gıda fiyatlarını şişiriyorlar; milletin boğazına göz dikiyorlar, midesini ifsat ediyorlar, cebine dadanıyorlar. Onlar için varsa yoksa çıkarları! Gerisi umurlarında bile değil.

Kimlerden mi bahsediyorum? Fırsatçılardan, kan emicilerden, merhamet yoksunlarından, vicdan fakirlerinden, “Ahilik ruhunun pabucunu dama atan” dumanlı hava yaratıklarından…

Evet! Boş durmuyorlar, zam üstüne zam yapıyorlar. Ortamın griliğinden istifade ediyorlar, tüketicinin mecburiyetini kazanca tahvil ediyorlar.

Sadece bir aylık rakamları sizinle paylaşmak istiyorum. Türkiye genelinde 22 bin 818 firma Ticaret Bakanlığı’nın süzgecinden geçmiş. 13 bin 123 markette fiyat etiketi denetimi yapılmış. Aynı dönemde 6 bin 454 lokanta, restoran, pastane, kafe ve benzeri yiyecek-içecek hizmeti sunan iş yerlerinin fiyat ve tarife listeleri incelenmiş.

Ticaret Bakanlığı, tüketicinin korunması adına yaptığı “fahiş fiyat” denetimleri neticesinde haksız kazanç elde eden fırsatçılara yaklaşık 300 milyon lira ceza kesmiş. Bu rakam sadece 2025 yılının ocak ayını kapsıyor. Yani bir aylık zaman diliminde yaşadıklarımız buysa sonrasını düşünmek bile ürkütücü geliyor!

Demem o ki fırsatçılar Ramazan’da bile insanlara rahat yüzü göstermeyecekler.

O zaman durmak yok, can yakanların canını yakmaya devam…

Unutmayalım! Bugün göz yumduklarımız yarın bize göz açtırmayacak olanlardır!