Suudi Arabistan’da devlet eliyle yürütülen “Türk mallarını boykot” kampanyası akıl almaz boyutlara ulaştı.
Kampanyaya destek vermemek neredeyse vatan hainliğine eşdeğer görüldüğü için rejimin gözüne girmek ve boykota katıldığını bir şekilde göstermek isteyenler saçma sapan davranışlarda bulunmaya başladılar.
Örneğin birisi “Türk malı” olduğunu öne sürdüğü udu evinin içinde üzerine benzin dökerek yaktı ve “Arap malı” olduğunu söylediği diğer bir udu eline alıp şarkı söyleyerek Türk mallarını boykota davet etti.
Kafe zinciri sahibi bir başkası Türk kahvesinin adını “siyah Arap kahvesi” olarak değiştirdiklerini açıkladı.
Türk malı mobilyalar satan “Bursa Mefruşat” adlı şirket, boykota katıldıklarını ve artık Türk ürünleri satmayacaklarını duyurdu.
“İsmini de değiştir” çağrıları üzerine de tabelasında Türkçe harflerle açıkça “Bursa” yazmasına ve hiç kimsenin inanmayacağını bilmesine rağmen şirketin isminin “Bursa” kentinden değil “borsa” kelimesinden geldiğini söyledi.
Türkiye’yle iş yapan ve büyük baskılara maruz kalan tacirler ve işadamları acınacak haldeler.
Suudi Arabistan’daki “Türk mallarını boykot kampanyası” karşısında ne yapmalı?
Öncelikle şu gerçeği görmek gerekiyor:
Bu bir halk hareketi değil.
Dolayısıyla Türkiye’nin Araplara düşman olmadığını, Türk mallarının ucuz ve kaliteli olduğunu vesaire anlatmanın bir yararı yok.
Suudi Arabistan halkının büyük çoğunluğu zaten boykota bir anlam veremiyor.
Markete gittiğinde raflarda Türk ürünleri bulsa alacak.
Bizzat devlet eliyle ve “Türkiye’yle sıfır ilişki” sloganıyla yürütülen, Türk mallarını boykotun çok ötesinde bir düşmanlık söz konusu.
Yakın gelecekte sona ermesi de beklenmemeli.
Suudi Arabistan’daki boykot kampanyasına kızıp Türkiye’de yatırım yapan Suudi Arabistanlı işadamlarını cezalandırmak ve ülkemizde ürettikleri malları hedef almak Riyad’ın ekmeğine yağ sürmek anlamına gelir.
Çünkü Suudi Arabistan Türkiye’de yatırım yapan işadamlarından Türk ekonomisine katkıda bulunmamalarını ve yatırımlarına son vermelerini istiyor.
Veliaht Prens Muhammed bin Selman’ın trolleri Türk mallarını boykot kampanyasını tüm Arap ülkelerine yaymak için sosyal medyada yoğun bir çaba sarf ederken hiç beklemedikleri bir gelişmeyle karşı karşıya kaldılar.
Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’un Peygamber Efendimiz’e (s) hakaret içeren karikatürleri savunması üzerine başta Kuveyt olmak üzere birçok Arap ülkesinde “Fransız mallarını boykot” kampanyası başlatıldı.
Şu an Arap sokağında biri Suudi Arabistan Veliaht Prensi ve diğeri Peygamber Efendimiz (s) için yapılan iki boykot kampanyası var.
Gazeteci Cemal Kaşıkçı cinayetinin üstünü örtmediği için Türkiye’ye düşmanlık besleyenler Fransa’nın Fahr-i Kâinât Efendimiz’e (s.a.v.) hakareti karşısında sessiz.
Daha da ötesi, Paris’in İslam’a değil “Siyasal İslam’a” savaş açtığını öne sürerek Macron’un avukatlığını yapıyorlar.
“Fransız mallarını boykot” kampanyasından fena halde rahatsızlar.
Söz konusu kampanyanın “Türk ürünlerini boykot” kampanyasını gündemden düşürmek için başlatıldığını iddia edenler dahi var.
Muhammed bin Selman’ı savunmak için dünyayı ayağa kaldırıp Peygamber Efendimiz’e (s.a.v.) hakaret karşısında kılını kıpırdatmama zilleti onlara yeter.