Kılıçdaroğlu ve “mezhep” arkadaşları, CHP’nin genel başkanlığını ele geçirerek “Dersim katliamı” dedikleri kalkışmanın intikamını aldılar.

Kimden? Atatürk’ün partisi CHP’den ve CHP’ye “tapan” Kemalistlerden.

Dersimli olan Kılıçdaroğlu, koltuğa oturur oturmaz tüm Atatürkçüleri, Atatürk’ün partisi CHP’den kovdu.

Sıra iktidarı ellerinden alan ve bir daha vermeyen parti ile liderlerine geldi.

Kılıçdaroğlu ve “mezhep” arkadaşları; “gerici”, “yobaz”, “irticacı”, “İslamcı” ve “faşist” ifadeleriyle yıllardır aşağıladıkları Müslüman Anadolu halkını temsil eden parti ve liderlerinden intikam alıyorlar.

İntikam almak istedikleri isimler Menderes, Erbakan, Türkeş ile Demokrat Parti, Millî Görüş ve MHP’nin temsil ettiği “dava” ve “misyondur.”

Menderes “sağ/muhafazakâr”, Erbakan “İslamcı”, Türkeş “Milliyetçi” siyasetin sembol isimleridir.

CHP ve Kılıçdaroğlu’nu iktidara taşıması beklenen altılı masadaki Gültekin Uysal, Menderes’in; Temel Karamollaoğlu, Erbakan’ın; Meral Akşener de Türkeş’in temsil ettiği siyasetin varisleri olarak halka sunuluyor.

CHP, astırdığı Menderes’ten, darbeyle başbakanlıktan indirdiği Erbakan’dan, “faşist” diye yaftaladıkları Türkeş’ten böyle intikam alıyor. Bunun için Demokrat Parti, Saadet Partisi, İyi Parti ve liderlerini bir araya getiriyorlar.

Menderes, Erbakan ve Türkeş’in şahsında vücut bulan siyasi “dava” ve “misyonu” halkın içinden söküp atmak istiyorlar. Ancak milletimiz, bu liderlerin CHP ve zihniyetine karşı yürüttüğü “kutsal” mücadeleyi unutmayacaktır.

Bu “dava” ve “misyon” nesilden nesile aktarıldıkça CHP zihniyeti asla iktidara gelemez!

DAVAMIZDAN VE LİDERLERİMİZDEN İNTİKAM ALIYORLAR

Berat Kandili, Erbakan’ın kurduğu Saadet Partisi’nde toplantı yapmak…

Saadet Partisi’nin önünde, Erbakan’ın varisi olduğunu iddia eden Karamollaoğlu’na cumhurbaşkanı adayını açıklatmak…

Arkasına “sözde” sağcı, milliyetçi, İslamcı parti liderlerini alarak bunu yapmak…

“Türkiye laiktir laik kalacak”, “İzmir’in dağlarında çiçekler açar. Yaşa Mustafa Kemal Paşa yaşa” sloganları eşliğinde aday ilan edilmek…

CHP’nin sinsi planıyla yapılmıştır.

Kılıçdaroğlu, kurnazca “davamız” ve halkımıza bırakılan sağ, milliyetçi ve İslamcı “miras” üzerinde tepiniyor, bize karşı zaferini ilan ediyor.

Değerlerimizi ayaklar altına alarak, sembol liderlerimizin bize bıraktığı “mirası” yendiklerini göstermek istiyor.

Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanlığı seçimini kazanırsa asıl intikamı Müslüman halktan alacak. Nihai zaferini o zaman ilan edecek. Bakalım Müslüman halkımız buna izin verecek mi?

Bundan dolayı 14 Mayıs’ta yapılacak Cumhurbaşkanlığı seçimi normal bir seçim değildir. Seçimin sonucu cumhuriyetin 100. yılında, 100 yıllık bir hesaplaşmanın finali olacak!

Atatürk’ün partisini ele geçiren Kılıçdaroğlu, bakalım Müslüman Anadolu halkına ait Türkiye’yi ele geçirebilecek mi?

“İslam davasını” ve Müslüman halkın sembol liderlerinin bıraktığı “mirası” bir koltuğa satanlar unutmasın; “Müminleri bırakıp kâfirleri dost edinenler, onların yanında izzet mi arıyorlar? Bilsinler ki bütün izzet yalnızca Allah’a aittir.”

O liderlerin peşinden giden seçmen de dikkat etmeli; “Ey iman edenler! Müminleri bırakıp da kâfirleri dost edinmeyin. Allah’a aleyhinize apaçık bir delil mi vermek istiyorsunuz?”

14 Mayıs’ta oy kullanırken Allah’ın bu uyarıları aklınıza gelsin!