Suriye meselesi…
Mülteciler, sığınmacılar, muhacirler, Suriye Geçici Hükûmeti, Özgür Suriye Ordusu…
Bu konu Türkiye’nin en hassas noktalarından.
Bunu bildikleri için devamlı kaşıyorlar hem içeriden hem dışardan patlatmaya çalışıyorlar.
Suriye'de olanlara bir de bu pencereden bakmakta fayda var!
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın "Sayın Esed" çıkışından sonra birtakım gelişmeler yaşandı. Kayseri olayları sahnelendi. Amaç neydi? Sapıklar üzerinden “mülteciler” konusunu kaşımak. Zaten var olan nefret dalgasını büyütmek, pamuk ipliğine bağlı ilişkileri kopartmak…
Değilse bir sapık için bunca patırtı normal değil; ülkenin herhangi bir yerinde herhangi bir kişi benzer iğrençliğe imza atmış olsa, sıradan bir olay olarak görülür ve unutulur gider.
Kaldı ki koskoca Türk devleti bu iğrençliği sergileyen alçakların cezasını misliyle verecektir. Bunu bildikleri hâlde böyle bir provokasyona kalkışmaları boşuna değil!
Hemen devamında, Türkiye’nin öncülüğünde oluşturulan ve Özgür Suriye Ordusu’nun hâkim olduğu “güvenli bölgelerde” olaylar patlak verdi.
Belli ki ciddi hazırlıklar yapılmış. Öyle bir anda gelişen bir olaya benzemiyor.
Amaç belli; olası bir normalleşmeyi sabote etmek için dışarıdaki baronlar ve içerideki maşaları tarafından büyük ve tehlikeli bir oyun sahneye konuldu.
Kendimize şu soruyu sormalıyız.
Bölgede olası bir normalleşme kimlerin işine gelmiyor? Karşımızda kimler var?
“Katil Esed” yakıştırması yapıldığında kimler höykürüyorsa normalleşme çalışmalarında rahatsız olanlar da aynı kişi ve gruplar…
Suriye Geçici Hükûmeti Başkanı Abdurrahman Mustafa'nın tespitleri bu tezi doğruluyor.
Konu Kayseri olunca Mehmet Özhaseki ismini zikretmeden olmaz.
Evet!
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Mehmet Özhaseki, sağlık sorunları nedeniyle istifa etti.
Kaldı ki aynı Özhaseki için, daha iki gün önce tüm Türkiye'nin (muhalefetin keskin kalemleri dâhil) takdirini yansıtan haberler okuduk. Çalışkanlığıyla, fedakârlığıyla, vefakârlığıyla ön plana çıkan Özhaseki, bir anda sağlık sorunları gerekçesiyle görevden affını istedi.
Tam da böyle bir zamanda; Kayseri olaylarının patlak verdiği günün hemen sonrasında “sağlık sorunları" gerekçesiyle Özhaseki’nin istifası ilginç bir tesadüf olarak kayıtlara geçti.
Yumurta fiyatlarına dikkat!
Uzun zamandır yumurta fiyatları tüketici yararına aşağı yönlü seyrediyordu. Yaz sıcaklarının zirve yaptığı şu günlerde yumurta pazarında bir hareketlilik göze çarpıyor.
Türkiye'nin en önemli pazarı konumundaki Irak'ın yanına Rusya da eklenmiş oldu. Rusya Gıda Güvenliği Kurumu tarafından yapılan açıklamaya göre, Rusya Türkiye'den yaklaşık 40 milyon adet yumurta ithal etti. Bu yumurta fiyatlarının yukarı yönlü oynayacağı anlamına geliyor.
Ayrıca, Türkiye-Suriye arasında gerçekleşecek görüşmeler ve olası normalleşme neticesinde Suriye de yumurta pazarına dâhil edilmiş olacak.
Benzer şok dalgalarını geçmişte çok yaşadık. Vurgun yeme konusunda millet olarak tecrübeliyiz! Yarın olası bir artış karşısında tüketici ciddi zararlar edebilir, büyük zorluklarla karşı karşıya kalabilir.
Demem o ki hem ticareti yönetenler hem tüketici örgütleri hem de sektör temsilcileri şimdiden çözüm üretmeliler.
Tarım Kredi market yavaş büyüyor!
Ekonomik krizin patlak verdiği, perakende fiyatlarının aşırı yükseldiği günlerdi. Böyle bir zamanda tüketicinin dikkatini çekmiş; devlet eliyle piyasalara nefes aldırmak için faaliyete başlamıştı. Üretici ile tüketici arasında köprü vazifesi görmek, tüketici dostu fiyatlarla piyasalara denge getirmek için büyümesine karar verilmişti.
Tarım Kredi marketleri rakipleri kadar agresif büyümese de yavaş ama emin adımlarla büyümeye devam ediyor. Türkiye Tarım Kredi Kooperatifleri’nin Türkiye genelindeki market sayısı 4 bin 300'e ulaştı. Bu sayının 3 bin 300’ü sadece üç yıl içinde açıldı.
Hedeflerinin rakipleriyle aynı mağaza sayısına ulaşmak olduğunu ifade eden Tarım Kredi Genel Müdürü Hüseyin Aydın, marketlerinde ortalama bin 500 ürün bulundurduklarını, bunun 700 kadarının kendi üretimleri olduğunu söylüyor.
Bu kadar güzel gelişmeye rağmen tüketicinin Tarım Kredi marketlerinden beklentisi daha fazla… Tüketici daha agresif bir büyüme bekliyor ve marketlerin kaliteli ürün-ekonomik fiyat ilkesinden taviz vermeden, her noktada ulaşılabilir olmasını istiyor.