Salı günü Arnavutluk’ta 6.2 şiddetindeki depremde 16 kişi hayatını kaybetti. Arnavut kardeşlerimize geçmiş olsun. Tiran fuarı nedeniyle bizde üç gündür kardeş ülke Arnavutluk’taydık. Biz Pazartesi döndük Salı sabahı deprem oldu. Deprem, Allah’ın imtihanı ancak tedbir almak bize düşüyor. Tiran’da planlı caddeler çok yüksek olmayan yapılar dikkat çekiyor. Binalar boyalı ve temiz olduğu için sağlamlığı konusunda bir şey söylemek oldukça zor. Büyük çoğunluğun eski binalardan oluştuğuna şahit olduk. İnşallah, sağlam ve dayanıklı yapılmışlardır. Hızlı bir şekilde kardeşlerimizin yardımına koşma zamanıdır.
Arnavutluk’a 2008 yılında rahmetli Akif Emre ile belgesel çekmeye gitmiştik. O zaman daha bakımsızdı, şimdi caddeler temiz, iyi aydınlatılmış, çok lüks araçların trafikte seyrettiği bir şehirle karşılaştık. Caddelerde çok sayıda insanın fotoğrafları afiş olarak asılmış; bunlar II. Dünya Savaş’ında Nazilere karşı ölenlere aitmiş. İkinci dünya savaşında Naziler Arnavutluğu işgal ediyor, Enver Hoca başkanlığında direnişle ülke Nazilerden kurtuluyor. Böylece 40 yıl Enver Hocanın korkuyla dünyaya kapattığı bir ülke olarak varlığını sürdürüyor. Enver Hoca şehirlerin girişlerine 1000’e yakın “bunker” denen beton sığınaklar yaparak halkını düşmanlardan koruyacağına inanıyordu. Bütün dini mekânları yok etti, tek kalan Ethem Bey Camii’ni dinsizlik müzesine dönüştürdü.
1912 de bağımsızlığını kazanan Arnavutluk’la ilişkilerimiz kopmuş. Bizim de onların da birbirini hatırlayacak hali olmamış. 1990’lı yıllarda bütün dünyada komünizm gelmeden heveslileri iflas edince bu kervana Arnavutluk’ta dâhil oldu. Türkiye’de 2000’lerden sonra kendine gelince birbirimizi hatırlar olduk. Türkiye’de Arnavutluk’tan daha çok Arnavut’un yaşadığını fark ettik.
Avrupa’da üç Müslüman ülke var: Arnavutluk, Bosna Hersek, Kosova. Türkler dışında iki millet Müslüman olarak egemenlik hakkını kullanıyor: Arnavutlar ve Boşnaklar. Arnavutluk’un yüzde 70’i Müslüman, yüzde 20’isi Ortodoks, yüzde 10 Katolik. Müslümanların büyük çoğunluğu Sünni, kalanı ise Bektaşi olduğu söyleniyor. Avrupalılar Bektaşiliği’de din gibi göstererek Müslümanların sayısını azaltmaya çalışıyor. Bu oyuna gelmemek lazım!
Avrupa Birliği azalan istihdamını artırmak için Bosna-Hersek vatandaşlarına olduğu gibi Arnavut vatandaşlarına da vize serbestîsi getirmiş. Bu durumu fırsat bilen gençler Avrupa ülkelerine göç etmeye başlamışlar. Bu güzelim coğrafyayı ve verimli toprakları bırakarak Almanların, Yunanlıların, İtalyanların tezgâhlarında işçi-köle olmayı marifet sanıyor saf beyinler. Tecrübeli Arnavutlar evlatlarının dinlerini, dillerini, kimliklerini kaybetmesinden korkuyorlar.
Arnavutluk’la Türkiye arasında ilişkiler çok iyi durumda. Çok sayıda iş adamımız 1 milyar Avroyu bulan yatırım yapmış bu ülkede. Turizm diğer balkan ülkelerine oranla daha zayıf durumda ancak Tiran, Berat, İşkodra, Akçahisar gibi ortak tarihimize dair görülecek çok yer var, Arnavutluk’ta.
Türkiye’nin yüz akı kuruluşları; TİKA, Yunus Emre Enstitüsü, Maarif Vakfı, Ticaret Müşavirliği büyükelçiliğimizin koordinasyonuyla canla başla çalışıyorlar. Fitneye ve fitnecilere fırsat vermemek için orta ve uzun vadeli bir Balkan stratejisine ihtiyaç var.