Pek çok kişinin 16 Nisan’daki halk oylamasına odaklandığı şu günlerde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın başkanlığında düzenlenen Milli Güvenlik Kurulu toplantısından Türk Silahlı Kuvvetleri’nin yürüttüğü Fırat Kalkanı Harekâtı’nın sona erdiği haberi geldi.
Fırat Kalkanı Harekâtı’nın sona erdiğine dair açıklamanın, ABD Dışişleri Bakanı Rex Tillerson’un Ankara ziyareti öncesinde yapılmış olması elbette tesadüf değil. ABD’nin PYD/PKK ile kankalığı sır değil ve bağımsız bir Kürt devleti çabaları da giderek artıyor.
Siyaset uzmanı Aleksandr Asafov, Fırat Kalkanı Harekâtının başarıyla sona erdiği açıklamasının kesinlikle Tillerson’un gelişine bağlı olduğunu söylerken Rusya Şarkiyat, Uluslararası ve Diplomasi Araştırmaları Merkezi Direktörü Türkolog Vladimir Avatkov, Rex Tillerson’un Ankara ziyareti ile doğrudan bağlantılı olmadığını öne sürmüş.
İki uzman da, daha önce mutabık kalınmış bir hedef çerçevesinde planlanan Fırat Kalkanı Harekâtının gerçekten de sona erdiği, ancak Türkiye’nin her an farklı amaçlarla yeni bir harekât başlatabileceği konusunda birleşiyor.
Asafov, “Erdoğan, bölgedeki görevleri başarıyla yerine getirebilen etkili bir ordusu olduğunu gösteriyor. Fırat Kalkanı Harekâtının başarıyla tamamlandığını, ancak örneğin Fırat Kılıcı harekâtının başlatılabileceğini ve böyle bir operasyonun sadece DAEŞ’i değil Kürtleri de hedef alabileceğini göstermek isteyebilir. Böyle bir retorik gayet mümkün” ifadelerini kullanmış.
Türkiye’nin, Fırat Kalkanı operasyonunu bitirmesini değerlendiren Rus askeri uzman emekli Albay Viktor Litovkin ise Türkiye’nin bu operasyonu bitirmiş olmasına ilişkin olarak, “Sadece Fırat Kalkanı operasyonu sona erdi. Ama Türkiye ile daha çok ortak işler yapacağız. Türkiye olmadan Suriye’de hiç bir sorun çözülemez” dedi.
Sonuç olarak Türkiye istediği tampon bölgeyi oluşturdu. Türkiye bölgede kendi istediği görevleri yerine getirebilen bir orduya (15 Temmuza rağmen) sahip olduğunu tüm dünyaya gösterdi. Azez, Cerablus ve El Bab gibi önemli şehirleri DAEŞ’ren aldı. İlkin bu harekâtın başlaması tartışıldı. Şimdi de bitişi tartışılacak. Pek çok kişinin birleştiği bir diğer nokta Türkiye’nin her an farklı amaçlarla yeni bir harekat başlatabileceği. Asafov’un söylediği ‘Fırat Kılıcı’ neden olmasın?
İştahla hazır kıta şehit haberi gelmesini bekleyip çetele tutanlar Fırat Kalkanı harekâtının sona ermesiyle istismar edemeyecekleri için biraz üzülmediler desek yanlış da olmaz.
YGS Türkiye birincisinin Bingöl gibi ülkenin doğusundaki küçük bir ilden çıkması biraz şaşırtıcı oldu. Dikkatimi çeken husus hemen hiçbir haberde o kızımızın okulunun isminin zikredilmemesiydi. Geçmişte üniversite sınav sonuçlarının açıklanmasının ardından gittiği dershanelerin tişörtlerinin alel acele giydirilerek canlı yayınlara çıkarılması geldi. Bugün ise 4 farklı alanda Türkiye birincisi olan kızımızın okulunun ismi bile anılmıyor.
Ayrıca giderek daha da sıradanlaşan ve değersizleştirilen kandil ve Cuma mesajları teknolojinin gereksiz yere aracı kılınmasından mıdır çok daha samimiyetsiz ve boş gelmeye başladı. Saatin kaç olduğu dikkate alınmadan gönderilen toplu mesajlar çoğu kimseye adeta azap yaşatıyor. Cep telefonlarından gönderilen kısa mesajlar, WhatsApp grupları veya internetteki farklı (a)sosyal medya platformları cinnet getirtiyor insana. Kes, kopyala, yapıştır tekniğini mükemmel kullanarak bilgilerinin derinliğini (!) sergileyenler artık çeki düzen verin kendinize yoksa o bilgi bombardımanları altında boğulup gideceğiz. Güzellikler sizinle olsun…