Andrew Brunson; Türkiye’de yargılanmış, 3 yıl 1 ay 15 gün hapis cezası almış, bu cezayı 20 ay hapis edilerek çekmiş, din kisvesi altında-dini bir kimlikle Türkiye’de terör örgütlerine yardım yapmış Amerikan vatandaşıdır.

AJANLAR HEP VARDI HEP VAR OLACAKLAR

Misyonerlik ülkemizde suç değil. Türkiye’de legal çerçevede faaliyet gösteren yabancı din adamları vardır. Sayıları oldukça da fazladır. Brunson’ı sorunlu kişi haline getiren Hristiyan din adamı kılığında PKK ve FETÖ’ye destek çıkması veya yönlendirmesidir.

Ajanlar sadece din adamı kılığında da olmaz. Günümüzde özellikle sivil toplumcu ve STK üyesi gibi görünüp de topraklarımızda ajanlık faaliyeti yürüten yabancı uyruklu veya Türk vatandaşı olup da dışarıya çalışan sayısız kişi vardır. Tarihimizde de bunun örneklerini görüyoruz. 1700’lü yıllarda İngiltere’nin Sömürge Bakanlığı’na bağlı binlerce ajanın Devlet-i Âli Osmanlı’yı yıkmak için neler yaptıklarını bugün kitaplardan okuyor dizilerden izliyoruz. Bu ajanlardan en meşhuru İngiliz ajan Lavrens ve Hamper’dır. Meraklılarına bu yönde çıkan kitapları öneririm. Çünkü tarih dizilerden değil kitaplardan öğrenilir.

ESKİ TÜRKİYE VE AJANLAR

Ajanlık faaliyetleri büyük devletlerin stratejik ülkelerde yürüttüğü gizli faaliyetler olarak özetlenebilir. Jeostratejik önemi ve tarihi arka planıyla her zaman bir potansiyeli barındıran ülke olarak Türkiye elbette başıboş bırakılamazdı.

Soru: Eski Türkiye’de ajanlık faaliyeti yapanlara nasıl muamele edilirdi? Eski Türkiye’de yakalanan, yakalandıktan sonra afişe edilen sonra hapsedilen ardından hüküm giyen bir ajan hatırlamak mümkün değil. Bugüne geldiğimizde Türkiye artık sınır içinde veya dışında faaliyet gösteren ajanları paketleyebilen ardından onları yargılayabilen bir ülke konumuna gelmiştir. İşte kıymetli olan budur. İstihbarat servisi, yargı ve siyaset kurumu bağımsız ve milli anlayışla hareket etmekte, icraat üretmektedirler.

Brunson meselesi içeriye ve dışarıya ne söylüyor? Brunson’ın tahliye edilmesine tepki duyanlar şunları unutmasın;

1- Brunson ceza almıştır ve cezasını çekmiştir.

2-Türkiye hiçbir yabancı ülkenin tehdit diline göre pozisyon almayacağını ortaya koymuştur. Trump’ın verdiği mesajlar, Brunson’ın serbest kalması için ortaya koyduğu takvim, ne yargı organını ne de siyaset kurumunu etkileyebilmiştir. Türkiye dışarıdan emir alan bir ülke olmadığını bir kere daha ortaya koymuştur.

3- Türkiye bu kişiyi yargılayarak aslında ABD başta olmak üzere diğer büyük devletlere de “sizi izliyoruz, ensenizdeyiz, adamlarınızı her an avlayabiliriz” mesajını vermiştir.

BRUNSON BÜYÜK OYUNUN KÜÇÜK PİYONUDUR

Şimdi yazacaklarım Brunson’un tahliyesini iktidara muhalefet yapmak ve yıpratmak adına ortaya koyanlara değil, milli reflekslerle üzüntü duyanlara olacak.

ABD ile konuşacak daha önemli meselelerimiz var. Brunson meselesinin kapanması Türkiye’nin hayrınadır.

Cumhurbaşkanı Erdoğan Başkomutan sıfatıyla Cuma günü yapmış olduğu konuşmada Fırat’ın doğusuna dair önemli mesajlar vermiş ve yine “bir gece ansızın gelebiliriz” demiştir. Bu tarihi not edin. Milli menfaatler söz konusu olduğunda asla geri adım atmayan Cumhurbaşkanımız AZEZ, CERABLUS, AFRİN, İDLİB sonrası MÜNBİÇ ve Fırat’ın doğusundan İran sınırına kadar gidecek olan alanı hedef olarak göstermiştir.

Brunson olayı üzerinden enerjinizi boşuna tüketmeyin. O sadece küçük bir piyondu. İstihbarat servisi gerekirse onun gibi onlarcasını anında ağına düşürebilir. Biz sınır içinde ve dışında süren terörle mücadele hedeflerimize bakalım. Başkomutan’a, askerlerimize, emniyet ve istihbarat birimlerimize dua ediniz. 

Zor zamanlardan geçiyoruz ama bilumum düşmanlarımız bilsin ki; bu millet uyandı.

Yeniden dirilişe geçen bir Türkiye biliyoruz ki birileri için; Büyük Kâbus’tur.

Anlayışımız; Zalime Yavuz, mazluma Yunus olmaktır.