Ürkek küçük bir kuş gibiydim

Haberim yoktu olan bitenden

Ve habersizce ölen kardeşimden

Hem masum düşlerim vardı benim

Anlamazdım öyle hoşçakalsız vedalardan

Çünkü ben çocuktum.

Bu çorak toprakların çocuğu

Yokluk, sefalet, mutluluk

Üçü bir arada…

Neler yaşamadık ki…

O vakit beni anlayan beri gelsin…

Özlüyorum o günahsız saf günlerimi

Beyaz yakalı siyah önlüğümü

Altmış kişilik sınıfta üçer kişi oturduğumuz sıraları

Defterime yıldız atan öğretmenimi

Ütüye benzeyen beslenme çantamı

Köy yumurtasını, peyniri, zeytini…

Özlüyorum…

Yoktu aslında içimin hiçbir derdi

Diyemediklerimi söylediğim

Yaşımı parmaklarımla gösterdiğim

O dımdızlak masum çocukluğumu

Özlüyorum…

Çocuk gibi yaşamayı

Sokakta kirlenip evde azarlanmayı

Çayır çimenlerde sırnaşmayı

Hakikat pınarından kana kana

Doyasıya içmeyi

Özlüyorum…

Anneme papatya toplamayı

Kucağında öylece uyuyup kalmayı

Birazcık ta naz yapmayı

Küsüp ardından şımarmayı

Özlüyorum…

Oynadığım oyuncakları

Halının üzerinde sürdüğüm camsız arabayı

Naylondan yaptığım uçurtmayı,

Mahallenin bakkalından aldığım

Gofreti, dondurmayı, leblebi tozunu

Horoz şekerini

Özlüyorum…

Arkadaşlarla duvarın üzerine oturup

Lokum bisküvi ile kıstırma yapmayı

Patlak topumu, boyası silinmiş bisikletimi

Tozun toprağın içinde

Kanayan dizlerimi

Yitik cennet mahallemizi

Özlüyorum…

Bayramlarda şeker toplamayı

Ekmeğin ucundan koparmayı

Çatıda anten düzeltmeyi

Siyah beyaz televizyonda film seyretmeyi

Özlüyorum…

Beti benzi gecik oruç tutmayı

Akşam olunca satmayı

Atıldı diye bağırarak koşmayı

Teravihte kıkırdamayı

Özlüyorum…

Aynı odada başlı kıçlı yatmayı

Yer sofrasında yemek yemeyi

Kış günü soba üzerinde çay demlemeyi

Misk kokulu meyveleri

Özlüyorum…

Sofra bezini toplamayı

Yemekten sonra halıyı gırgırlamayı

Pazar günleri sırayla banyo yapmayı

Turuncu tuşlu teypten çalan şarkıları

Özlüyorum…

Kardeşimle acıtmadan kavga etmeyi

Öpünce geçen yaralarımı

Hesapsızca ağız dolusu ağlamayı

Akşam ezanından önce evde olmayı

Özlüyorum…

Biran önce büyümeyi isteyip te, yarınlar için hayal kurduğum,

Hep iyilerin kazanacağını sandığım saf çocukluğum.!

Ölümü çok uzaklarda görüp kimseye yakıştırmayan,

Sevdiklerini hep yaşlanınca ölür sandığım çocukluğum..!

Geçmişime mazi, bugünüme can, yarınıma ümit olan çocukluğum.!

Bilesin ki seni çok özlüyorum…