Biz de rahatsızız kardeşim! Topyekûn 28 Şubat sürecinden ve bu sürecin medyatik tortularından rahatsızız mesela. Zamanında “Şimdi sıra silahsız kuvvetlerde!” emrine insafsızca itaat edenlerden rahatsız olduğumuz kadar, malum tebaanın şimdiki tekerrürcülerinden de rahatsızız.

Allah’ın aziz kanununu hiçe sayanlardan, hürriyet ve çağdaşlık lakırdılarıyla Türkiye’yi Ortaçağ Batısının karanlığına çekenlerden, kurtuluşu postalların kauçuk tabanında arayan muhtıracılardan rahatsızız!

***

Üslup bakımından tarafsızlık çizgisi üzerinde seyredip, menşeinde ihanete meyilli sinsi bir fikir enjektesi icra eden gazetecilik palavralarından rahatsızız.

Kışla havadisçileri… Halka sundukları her haber ya da analizde ikindi vaktinin kıyılara vuran dalgaları gibiler: Bulanık ve haşarı. Kendi inşa ettikleri algı mimarisinde ne idiği belirsiz bir fikir harcı kullanacak kadar ucuz ve mesnetsizler. İhanetlerinin dahi bir karakteri yok. Berrak değiller. Öyle ki kendi yoldaşları bile, atılan provokatif manşetleri apayrı noktalara çekerek kendi iğrenç çıkarlarına hizmet eden bir manipülasyon aracı olarak kullanabiliyor.

Rahatsızız.

***

“Abdülhamit gerçekleri’’ başlığı altında, gerçeklik mefhumunun haysiyetini iki paralık eden münkir kafaların kaleme aldığı yazı bozuntularından…

Üzerine “200 yıldır dini siyasete alet ediyorlar” diyebilecek kadar kısırlaşmış bir telakki cüceliğine hapsolan andaval takımından…

Milenyum Lawrence’larından…

Rahatsızız.

***

25 sene önce, dünyanın olanca pisliğinden habersiz çocukların, karnında taptaze hayatlar taşıyan annelerin, yıllarca ömrünün ceremesini çekmiş ihtiyarların envaı çeşit işkenceyle lime lime kıyıldığı Hocalı vahşetinden rahatsızız!

Buna mukabil, hafızasını üç kuruşluk menfaat karşılığı satan dört ayaklı insan bozmalarından, vicdanı kör olmuş ideoloji sapkınlarından ve mevzubahis katliamı sözde öç alışlara bağlayarak fütursuzca meşrulaştıranlardan rahatsızız!

***

Saadet kılıklı melanet partilerden, davada samimiyetsiz siyaset şarlatanlarından, bir yanda mukaddesata zulmediliyor naraları atıp diğer yanda mezalimin küfrüyle cilveleşenlerden, Müslüman kimliği altında fitnenin sancaktarlığını üstlenenlerden rahatsızız.

Halen daha utanmayıp Pennsylvania’daki badem bıyıklı tasmalının emir kulu olanlardan, hatırı sayılır çoğunluğu muhafazakâr bir toplumu seküler sığlıklarla saf dışı etmeye çalışanlardan, münevverlik anlayışı doksan yıllık prangalara bağlı laisist yobazlardan rahatsızız.

***

Velhasıl…

Asker, bürokrat, sivil… Ne olursanız olun.

İstediğiniz kadar rahatsız olup, istediğiniz kadar kışkırtın bu halkı.

Asıl rahatsız biziz kardeşim!

Allah’ın izniyle bu vakitten sonra, dişleri çekilmiş kuduz köpek gibi çaresizce havlamaktan başka yapabileceğiniz hiçbir halt yok!

Ya yeni Türkiye’ye ayak uyduracaksınız ya da def olup gideceksiniz!