Doğan jurnal şebekesi, din sömürücüsü FETÖ çetesi ve onlarla işbirliği yapmak suretiyle iktidara gelebilecekleri vehmine kapıldığı aşikâr olan, Kılıçdaroğlu CHP’sinin ülke ve millet menfaatlerini bu denli ayaklar altına almak pahasına, usanmak bilmez bir kararlılıkla yalan, iftira ve saptırmalara başvurabilmesini asla anlayamıyorum.
Kürt illerinde Stalinist- Baasçı vahşet dolu yüzünü göstermekten özellikle kaçınmayan ve ancak, batıda ise “babyface killer” güzel ve uslu çocuk pozlarıyla tv kanallarında boy gösterip üstelik saz falan da çalıp mitinglerinde Türkiye Cumhuriyeti bayrağını en görülebilecek yerlerde dalgalandırılmasına göz yuman -Öcalan’ın silah bırakma manifestosu okumak adına Diyarbekir meydanında onlarca farklı renkte flama arasında bir tane bile Türkiye Cumhuriyeti bayrağı dalgalanmasına izin vermemişlerdi- Kandil ve Zerdüşt meşrep “eş kişinin” bu ülkede başkanlık sistemi tesis edilmesi durumu üzerine nasıl böylesi tehditler savurabilmeye cüret ettiğini ise hiç ama hiç anlayamıyorum… Sahi tüm HDP efradı bunlarla aynı frekansta mı?
Diyanet İşleri Başkanlığı örgütünü ve din derslerini -sanki bu dönemde uygulanmaya başlanıp kurumsallaşmış gibi- iktidara geldiklerinde kaldırmayı vaat ederek kimlere mesaj vererek ne umduklarını hakikaten anlayamıyorum. Bunu dillerine dolayan CHP ve HDP bir yana, bir şekilde bunlarla yarenlik eden MHP’ye söyleyecek bir söz dahi bulamıyorum… Allah Allah?
Dünya âlemde görülmedik bir şekilde, etnik mücadele veren her hangi bir hareketin kendi unsurlarının farklı şekilde düşünenlerini katlederek bilinmez amaçlarına nasıl varabilmeyi düşlediklerini ise gerçekten anlayamıyorum. (En yakın örnek; Bkz. 6-7 Ekim 2014; 52 Kürdün katledilmesi)
Geçenlerde Erem Şentürk’e konuşan bazı Kürt büyüklerinin dediği gibi, Kürt halkı adına, yine Kürt halkını sindirmeye yönelik tehdit ve katliamlara fütursuzca başvuran bu katil yapı belki de, eski derin devletin yöntemlerini kendisine örnek alıp, onlardan doğan boşluğu rezilce cinayetlerle doldurmaya ve özgür Kürt halkını bu şekilde kendi münkir ve aşağılık ideojilerine köle etmeye çalışıyorlar. Ellerine güçlü bir imkân geçtiğinde bunlar Türkiye ve İslam düşmanlığı adına yarın Türkiye dostu Müslüman Kürt lider Barzani’nin Peşmergesini de kıtır kıtır kesmekten kaçınmayacaklar, besbelli.
Allah, Allah… Peki Neden?
Bu Türkiye, Erdoğan ve AK parti düşmanlığı niye?
Yalanlar ve algısal saptırmalar üzerinden yönetilen bu kampanyalar hangi amaçla? Gavurları; İsrail, İran ve ABD neoconlarının hissiyatını anlayabilirim.. Ancak içimizdeki hainler? Onların bu millete düşmanlıklarını anlayabilmek mümkün mü?
Nedendir bu ülkenin seçilmiş Cumhurbaşkanından ve hükümetinden nefretiniz?
Ülkeyi belirli bir düzlüğe çıkarmayı başarabilip, batı köleliğinden kurtarabildiği için mi? Dün memur maaşları ödeyemeyen bir ülkeden, bugün IMF’ye borç verebilecek bir ülke haline getirmesinden mi?
Yoksa kendisinin ve bazı arkadaşlarının namaz kılması ve eşlerinin çoğunlukla başlarını kapatan kadınlar olması mı? Okullarda ve kamuda başlarını örtmek isteyenlere ve Kürtlere verdiği özgürlükler mi? Yeryüzündeki aşağılık zalimlere açıkça meydan okuyup, Türkiye Cumhuriyeti devletini yeryüzündeki tüm mazlumlara bir sığınak kılması mı yoksa?
Yerli ağır savaş araçları üretmeye başlanması noktasındaki öncülüğü mü?
Milli geliri 1.566 dolardan 12 bin dolara çıkarması mı?
O halde bu kirli ve dış mihraklı saldırgan ittifakın ülkemizdeki işbirlikçileriyle giriştiği ucuz propagandalara alet olmamalısın ey halkım! Size sonsuz güveniyorum.Ülkemizde bulunan 2 milyon Suriyeli ve coğrafyada tüm umutlarını Türkiye’ye bağlamış mazlum ruhlarla birlikte haykırıyorum;
Allah yahmiy Türkiye… Allah yahmiy Erdoğan…
O, tüm ulusal sınırlar ötesinde İslam milletinin adamı “yiğit düştüğü yerden kalkar” darbı meselenin günümüzde -her türlü handikaplara rağmen- eşi benzeri olmayan bir timsalidir.
Sandığa git ve nerede durduğunu göster ey halkım… Bu senin çocuklarının geleceğidir…
Selam ve duayla…