İki hafta önce kurulan yeni Yemen hükümetinde görev alan bakanlar Riyad’da ikamet eden Cumhurbaşkanı Abdurabbih Mansur Hadi’nin huzurunda yemin ettikten sonra önceki gün bir uçakla geçici başkent Aden’e hareket etti.
Uçağın inişinden kısa süre sonra havalimanına düzenlenen saldırıda 27 kişi hayatını kaybetti ve onlarca kişi de yaralandı.
VIP Salonu’nu hedef alan saldırıda hükümet üyelerinden ölen ya da yaralanan olmadı.
Saldırının zamanlaması ve bakanların burunları dahi kanamadan kurtulmaları doğal olarak birçok soruyu akla getirdi.
Aden Havalimanı’na düzenlenen saldırıyı henüz üstlenen olmadı.
Olağan şüphelilerin başında Husiler ve Güney Yemenli ayrılıkçılar geliyor.
Başkent Sana’nın kontrolünü elinde bulunduran İran destekli Husilerin Yemen hükümetine bağlı güçlerle savaşı malum.
Dolayısıyla saldırıyı Husilerin düzenlemiş olmaları ilk ihtimal.
Fakat olayın üzerinde biraz daha düşününce Birleşik Arap Emirlikleri’nin (BAE) desteklediği Güney Yemenli ayrılıkçıların saldırıyı gerçekleştirmiş olma ihtimalinin de göz ardı edilemeyecek kadar güçlü olduğu ortaya çıkıyor.
Hükümeti destekleyen Yemenliler, uzun süredir adeta rehin hayatı süren Cumhurbaşkanı Hadi’nin ve bakanların Aden’e dönmeleri için çağrı yapıyor.
Çünkü baskılardan uzak daha bağımsız bir şekilde karar alabilmeleri için bunun olmazsa olmaz bir koşul olduğunun farkındalar.
Yıllardır Riyad’da bir otel odasında yaşayan Yemen Cumhurbaşkanı’nın bir türlü ülkesine dönememesinin bir numaralı sebebi BAE’nin buna karşı çıkması ve desteklediği milis grupları aracılığıyla Hadi’yi tehdit etmesi.
BAE’nin bu tavrında değişiklik olduğuna dair herhangi bir işaret de yok.
Normalde Hadi’nin bakanlarla birlikte Aden’e dönmesi ve yeni hükümetin Riyad’da değil geçici başkentte yemin ederek göreve başlaması gerekiyordu.
Fakat bu olmadı.
Başbakan ve bakanlar Hadi’yi Suudi Arabistan’da bırakıp Yemen’e döndüğü sırada da Aden Havalimanı’nı hedef alan eş zamanlı saldırılar gerçekleşti.
Bunun bir tesadüf olmadığı herkesin görebileceği kadar açık.
Cevabını arayan asıl soru, saldırının arkasındaki güç ve vermek istediği mesajla ilgili.
Yemen hükümeti saldırının Husiler tarafından dört balistik füzeyle gerçekleştirildiğini söylese de Husilerin sözcüsü saldırı sonrası yaptığı açıklamada Aden Havalimanı’ndaki patlamalarla ilgilerinin olmadığını öne sürdü.
Saldırıda havan mermisi kullanıldığı ve hatta havalimanına önceden patlayıcı yerleştirildiği yönünde iddialar söz konusu.
Nitekim Yemen Cumhurbaşkanı saldırının ardındaki gerçeklerin ortaya çıkarılması için soruşturma komitesi kurulması talimatı verdi.
Yemen İçişleri Bakanı başkanlığında kurulan, güvenlik ve istihbarat yetkililerinin yer aldığı komitenin ulaştığı gerçekleri kamuoyuna açıklayabileceği şüpheli.
Örneğin, saldırının ardında BAE destekli milislerin olduğu anlaşılırsa bunun ilan edilmesi Riyad Anlaşması’nın çöpe gitmesi ve yeni kurulan hükümetin yıkılması anlamına gelir.
Muhtemelen Riyad ve Abu Dhabi böyle bir şeye izin vermez.
Hükümetin soruşturma komitesi raporunu beklemeden doğrudan Husileri suçlaması gerçeklerin sümen altı edilebileceğine işaret ediyor.
Çünkü ayrılıkçıları temsil eden Güney Geçiş Konseyi (GGK) hükümette yer alıyor.