Genel seçimlere 4,5 yıl kaldı ve küllü âtin karîb sırrınca gelecekte olacak her şey yakındır. Bu yazımda gelecek seçimler üzerinde genç nüfusun kaçınılmaz etkisini yazacağım.
Türkiye’nin genç nüfusu 12 milyonu aştı. Bu miktar dünya nüfus sıralamasında 75 ülkenin toplam nüfusundan daha fazla kişi sayısına tekabül ediyor. Bu kadar yüksek bir genç nüfus potansiyeli dünyanın gözünü kamaştırıyor. Birçok ülkenin nüfus artış oranlarının durma noktasına geldiği düşünüldüğünde Türkiye genç nüfusuyla dikkatleri üzerine çekiyor.
Gençlik bir milletin en değerli hazinesidir. Hazine sahibi olmak insana haz verir. Fakat hazineyi kaybetmek dayanılmaz bir acı hissettirir. Gençlerini geleceğe hazırlamak isteyen bir millet, onlara iyi bir eğitim vermelidir. Şayet bu eğitim verilmezse genç nüfus avantaj iken dezavantaja dönüşebilir.
Gençlerin sağlıklı ve zinde bedenlerini son model bir bilgisayara benzetebiliriz. Bir bilgisayar, doğru bir yazılım yüklenmediği müddetçe düzgün çalışmaz. Gençler de akıllarına ve kalplerine doğru bilgileri yerleştirmedikleri takdirde düzgün işler yapamaz. Genç nüfusa sahip olmak önemlidir fakat ondan daha önemlisi bu gençlere iyi bir eğitim vermektir.
Bir milletin varlığını emin adımlarla devam ettirebilmesi, gençlere milli genetik kodlarını aktarmasıyla mümkündür. Bunun için öncelikle o millet milli kültür özelliklerini doğru bir şekilde belirlemelidir. Türk milletinin kendine has kültürel yazılım kodları vardır. Fakat bu kültürel kodlar konusunda milli bir mutabakatın olduğunu söylemek güçtür. Osmanlı devletinin son dönemlerinden beri gelişen Türkçülük, batıcılık ve İslamcılık akımlarını temsil eden her kesim devletin ve milletin şakulünü kendi istediği yöne doğru kaydırmaya çalışmaktadır.
Türk milletinin doğru kültürel kodları istiklal marşında yazılıdır.Bu kodlar milletimizin birliğinin teminatı olan milli mutabakat ilkeleridir. Bu ilkeler tevhit, nübüvvet, haşir, namaz, vatan, millet, hürriyet, şehadet gibi en temel dini esaslardır.
Genç nüfusumuz yakın tarihinde, Türkiye’nin yaşadığı çalkantıların merkezinde yer almıştır. Gençler fıtraten heyecanlı ve enerjiktir. Bu nedenle zihinlerine ve kalplerine yerleşen bilgiler onları inandıkları yöne doğru kolaylıkla harekete geçirebilir. O halde gençlerimizin kalbine doğru kültürel kodlarımızı yüklemekle mükellefiz.
Gençlerimiz bundan sonra da ülkemizin kaderinde önemli bir misyon ifa etmeye namzettir. Bugünün gençleri geleneksel biçimde davranmak yerine yeni ve farklı bir inanış, yaşayış ve davranış tarzı sergiliyor. Ailelerin dünyaya gelmesine vesile olduğu gençler ailelerinden koparak birer dünya insanı olmaya ve seküler bir davranış biçimiyle hareket etmeye başlıyor. Giyim ve kuşamlarından, küpelerine, telefon ve bilgisayar kullanımından sosyal medya alışkanlıklarına kadar karşımızda bambaşka bir nesil duruyor. İyi yetiştirilemeyen gençler karşımıza birer madde bağımlısı veya suç müptelası olarak çıkabilir.
2023 genel seçimlerinin sonucunu gençlerin tercihi belirleyecek.Gençleri anlamalıyız ve onların da bizi anlamasını sağlamalıyız. Gençlerin ne istediği üzerinde daha fazla düşünmeliyiz.Gençler bizden, kavga dili değil barış dili istiyor. Gençler keskin ve kırıcı ifadeler değil anlayış istiyor. Gençler değer görmek ve adam yerine konulmak istiyor. Gençler ötekileştirilmek, değiştirilmek değil oldukları gibi kabul edilmek istiyor.
Bir bilgisayarın donanımını yönetmek için ona yazılım yüklendiği gibi gençlerimize milli mutabakat metnimizin amentü esaslarını benimsetmeye çalışmalıyız. Aksi takdirde değerlerimizle taban tabana zıt bir kitleyle karşılaşabiliriz.
Şimdi kendimize şu soruları soralım; gençlerimizin kalbine kimler hangi yazılımları yüklüyor? Gençlerimizin kalbinin şifresini kırıp imanlarını çökertmek isteyen korsanlara karşı anti virüs programımız var mı? Milletimizin enerji deposu olan gençlik trafosunu patlatacak olan sabotajları nasıl önleyeceğiz?
Türkiye’nin en büyük beka problemi, gençlerimizi imanlı ve ahlaklı olarak yetiştirememektir.