Gelincik, 1978 yapımı bir Yeşilçam filmidir. Safa Önal’ın senaryosunu yazdığı, Şerif Gören’in yönettiği filmde; Cüneyt Arkın ve Fatma Girik başrolleri paylaşmaktadır. Fato’nun (Fatma Girik) babası, kızının Alişan’la (Cüneyt Arkın) evlenmesine karşı çıkmaktadır. Eski bir subay emeklisi olan Alişan, silaha ve şiddete bulaşmayacağına dair “yemin” etmiştir. Bu yüzden film boyunca Fato’nun babasının türlü hilelerine karşı sabreder. Çocukları ve atı Gelincik ile beraber mutluğun ve huzurun peşinden gider. Fato’nun babası, kavgasız bir hayat sürme ve iyi bir insan olma ideali ile yola çıkan Alişan’ın peşini bırakmaz. Adamları ile sürekli onlara sorun çıkarır. En nihayetinde hayatlarına kasteder.
Senarist ve yönetmen, başarılı bir şekilde seyirciyi etkiler. Daha önceki filmlerde akıl almaz kahramanlık sahnelerinde boy gösteren Cüneyt Arkın, seyircinin beklentisine rağmen kavgayı tercih etmez. Dakikalar geçtikçe, seyirci bu tercihe saygı duymaya başlar. Yavaş yavaş kavga ve dövüşün terk edilmesindeki hikmeti görür. Alişan (Cüneyt Arkın) bir kez daha seyircinin takdirini kazanır.
Filmin sonunda Fato’nun babasının adamları Alişan’ı, atını, çocuklarını, Fato’yu ve köpeğini; sahil kenarında bir kuytuda kıstırır. Alişan’ın atı Gelincik’e kilitlenen silahın namlusu patlar ve at, şakağından vurulur. Yere düşen atın şakağından oluk oluk kan gelmektedir. Kamera, yerde can çekişen ata odaklanır. Alişan’ın küçük oğlu, manzara karşısında feryat/figan ağlamaya başlar. Müzik dramatik bir tonda devam eder. Sonra Alişan’ın gözleri dolar. Yumruklarını sıkar ve çocukları ile Fato’ya son bir kez bakıp ayağa kalkar.
Bir sonraki sahnede Alişan (Cüneyt Arkın), Fato’nun babasının kiralık katillerine doğru dönerek bir tepecik üzerinden, yumruklarını havaya kaldırarak şöyle haykırır: “Yeminimi bozduuuumm! Dövüşeceğğiiimm!”
Filmin bu dakikasından sonra Alişan, beklenen “Cüneyt Arkın’a” tebdil eder ve intikam almaya başlar. Öldürülen bir ata karşılık 3 kişinin canına kıyar. Ancak seyirci bu noktaya dikkat etmez. Seyirci için bu yaşananlar, Alişan’a yapılmış haksızlıktır ve Alişan nefsi müdafaa hakkını kullanmıştır.
Filmin sonunda Alişsan, Fato ve çocuklar; koşarak birbirine sarılır ve hep beraber bir mutluluk yumağına dönerler.
Millet!
Eğer hikmetli ve erdemli olma konusunda verilen yeminler bozulduysa, söyleyin bilelim. Böylece herkesin payına düşen, adil bir şekilde pay edilsin. Kim nasıl muamele ediyorsa aynı şekilde muamele görsün. Ne yapılacaksa bir an önce yapılsın ki, ardından yemin kefaretine zaman kalsın. Hikâyenin sonuna geliyoruz gibi. Bakalım 2. hikâyeye başlayabilecek miyiz?