Birleşik Arap Emirlikleri’nin Yemen’de her türlü desteği sağladığı milisler ülkenin güneydoğusundaki Şebve ilinde hükümet güçleri karşısında büyük bir yenilgi aldı.
Arkasına bakmadan kaçan paralı askerlerin geride bıraktığı BAE zırhlıları Libya’dan gelen görüntüleri hatırlattı.
Yemen hükümet güçlerinin Şebve’de kazandığı zafer BAE’nin gayri resmi sözcülerini deliye döndürdü.
Dubai Polis Şefi Yardımcısı Dhahi Khalfan, Yemen Cumhurbaşkanı Abdurabbi Mansur Hadi’ye suikast imasında bulundu.
Yemen Cumhurbaşkanı Yardımcısı Ali Muhsin el-Ahmer’in “Müslüman Kardeşler üyesi” olduğunu iddia eden Khalfan, Hadi’nin yokluğunda görevi yardımcısının devralacağını hatırlatarak el-Ahmer var olduğu sürece Hadi’nin tasfiye edilmesinin doğru olmadığını söyledi.
Yemenlilere hakaret ederek, “Husilerin önünden kadın kıyafeti giyerek kaçtınız. Abdulmelik el-Husi sizin en yiğidinizden daha yiğit” dedi.
Husilerin liderine çağrıda bulunarak emrine karşı gelen tüm Kuzey Yemenlileri vurup ezmesini istedi.
Khalfan, ayrıca 2020’de Hadi’nin ve Ali Muhsin el-Ahmer’in devrileceğini öne sürdü.
BAE’yi ve politikalarını takip edenler Khalfan’ın Twitter’da yazdıklarının kişisel görüşü olmadığını, bilakis Abu Dhabi’nin resmi tavrını yansıttığını bilir.
Bu arada, BAE’nin koalisyondan çıkarılması çağrıları üzerine BAE’li bakan Enver Gargaş, “Koalisyonda kalıp kalmayacağımıza Suudi Arabistan karar verir” diyerek Yemenlilerin tepkilerini ciddiye almadıklarını belirtti.
Suudi Arabistan ve BAE dışişleri bakanlıkları da yayınladıkları ortak bildiride, Aden’de yaşananların ardından BAE’yi hedef alan suçlamaların ve “karalama kampanyası”nın kabul edilemez olduğunu ifade etti.
BAE’nin Şebve’de aldığı darbe yandaşlarının o kadar zoruna gitmiş olacak ki, yenilgiyi kabul etmek yerine saçma sapan iddialarda bulunmaya başladılar.
Hadi’ye bağlı hükümet güçlerini El-Kaide gibi göstermeye çalışan BAE’nin has adamı Hani bin Braik, Dubai’den yayın yapan Suudi Arabistan kanalı El-Arabiya’nın “Müslüman Kardeşler’e hizmet ettiğini” ileri sürdü.
Kısaca özetlemek gerekirse, Yemen’de yaşanan gelişmeler Suudi Arabistan ve BAE arasında bir takım görüş ayrılıkları olduğuna işaret ediyor.
Söz konusu gelişmeleri nasıl yorumlamak gerektiği konusunda iki farklı görüş dikkat çekiyor
Birincisine göre, Riyad ve Abu Dhabi yayınladıkları ortak bildiriyle dışarıya karşı birlik ve bütünlük görüntüsü verse de Yemen konusunda aralarında ciddi ihtilaflar söz konusu.
Suudi Arabistan, BAE’nin son adımlarından duyduğu rahatsızlığı hükümet güçlerine destek vererek sahaya yansıtıyor.
Bu yorum “İki ülke arasındaki ihtilaf nasıl aşılacak?”, “Anlaşmazlık çözülmezse BAE’nin cevabı ne olacak?”, “Abu Dhabi ve Riyad arasında Yemen’de yaşanan görüş ayrılığı büyüyüp başka dosyalara da yansır mı?” gibi soruları gündeme getiriyor.
Diğer görüşe göre ise her iki ülkenin yandaşları arasında sosyal medyada yaşanan atışma gerçek değil.
Yemen’de Abu Dhabi “kötü polis” rolünü oynarken Riyad’a da “iyi polis” rolü düşüyor.
Suudi Arabistan’ın hem BAE’yi hem de Yemenlileri idare etmeyi ne kadar daha sürdürebileceğini zaman gösterecek.