Bu zihniyet hastadır. Hasta olmasa yaraları sarılmamış, Türkiye’yi işgal darbesine bu kadar açık destek verilemezdi. İşte Kemal beyin yollarına düştüğü ADALET…

Cumhurbaşkanı tarafız olsun ama laik, Kemalist ve eşinin başı da açık olsun.

Seçim yapılsın ama hep CHP kazansın. AK Parti kazanırsa, SANDIK her şey değildir olsun.

Cumhurbaşkanına diktatör diyelim ama ülkede demokrasi yok da diyelim.

Yargı bağımsız olsun ama bizden yana olsun.

Suç işlemek yasak olsun, ama bize serbest olsun.

Devlet sırlarını düşmana verelim ama yargılanmayalım, tutuklanmayalım.

Vatana ihanet suç olmasın ama vatanseverlik suç olsun.

Cezaevi olsun ama biz girmeyelim.

Ordu kışlada dursun ama biz çağırdığımızda darbe yapsın.

Darbe yapılsın ve başarılı olsun ama başarılı olamazsa buna kontrollü darbe densin.

Bir savcı Başbakan ve ailesini tutuklasın ama suç işleyen CHP’li milletvekilini tutuklamasın.

Ömer Faruk Kavurmacı tutuklamasın ama Bilal Erdoğan tutuklansın.

Milletvekili dokunulmazlığı kaldırılsın ama CHP’li milletvekillerine dokunulmasın.

Siyasetten FETÖ’cüler temizlensin ama CHP’deki FETÖ’cülere dokunulmasın.

FETÖ’nün siyasi ayağı için yürüyelim ama TANKTAN kaçalım.

Türkiye’de Cübbeli hoca olmasın ama Fetullah hoca olsun.

PKK, DHKP/C, YPG terör örgütü olmasın ama İhvan ve HAMAS terör örgütü olsun.

Şehit cenazelerine katılalım ama PKK’ya terörist demeyelim.

Şehit cenazelerinde namaza duralım ama terörist cenazelerinde de en önde yürüyelim.

Bizim teröristimize iyi ama DAEŞ’e barbar diyelim.

Basın özgür olsun ama biz iktidara gelirsek muhalif medyaya el koyalım.

Bizden yana olan gazeteciler tutuklanmasın ama bizden yana olmayanları asmak serbest olsun.

Bize destek veren gazete ve gazeteciler özgür basın olsun ama bize karşı olan gazete ve gazeteciler havuzcu basın olsun.

CHP belediyesi ağaç kessin ama AK Partili belediye kesmesin.

İstanbul’da trafik sorunu olmasın ama metro Maçka Parkı’nın altından geçmesin.

Avrasya tüneli yapılmasın ama yapılacaksa balıkları da görelim.

Kuşlar özgürce uçsun ama havaalanları yapılmasın, ayrıca garibanlar da uçağa binmesin.

Beş yıldızlı hastaneler yapılmasın ama en iyi sağlık hizmeti bize verilsin.

ABD terör destekçisi değil ama Katar ve Türkiye’ye terör destekçisi diyelim.

Türkiye’nin Suriye’de yardım ettiği ÖSO’ya terörist diyelim ama ABD’nin yardım ettiği YPG’ye vatanını koruyan arkadaşlar diyelim.

Alman ajanlarına sahip çıkalım ama Türkiye Suriye’nin içişlerine karışmasın.

Türkiye bağımsız olsun ama ABD’nin her dediğini de yapsın.

Esed Suriyeliler’i öldürsün ama Suriyeliler Türkiye’ye gelmesin.

Türkiye’de din özgürlüğü olsun ama okullarda İslam öğretilmesin.

İslam’ın kutsallarına saldıralım ama cennete siz değil biz gidelim.

İslam’a düşman olalım ama siz yine de bize Müslüman deyin.

Biz Müslüman’la Allah arasına girelim ama siz bizimle Allah arasına girmeyin.

Müslümanlar’ın haklarını yasaklayalım ama “laiklik elden gidiyor” sloganını tüm kamu binalarına asalım.

Bizim oruç tutmayışımıza kimse bir şey demesin ama biz oruç tutanlara bize saldırdılar diye çamur atalım.

Fenerbahçe şampiyon olsun ama kupasını Trabzon Spora versin…

Kılıçdaroğlu’nun ADALET anlayışında geldiği son nokta, “köpekler serbest olsun ama taşlar bağlı.

*

Kemal beye sormak lazım. Neden TANKLARIN kışlaya dönmesi için yürümedin de FETÖ ajanlarını hapisten kurtarmak için yürüyorsun? Kemal’i alkışlayan BATI medyasını görünce ADALET için değil, FETÖ ve Türkiye’yi işgal etmek isteyenler için yürüdüğü daha net görülüyor. Türkiye tarihinde hiçbir parti ve genel başkanı bir darbeye bu kadar açık ve net destek vermedi, vermeye cesaret edemedi.

Hangi partiye oy veriyor olursa olsun, millet, bu meydan okumanın hesabını Kemal’den sormalıdır…