Bir hayalim var; bir zamanlar Osmanlı sancağı altında hüküm süren, şimdi kendi başlarına bağımsız birer devlet olan ülkelerin bir araya gelip yeni bir birlik oluşturması. 45 bağımsız ülke, herhangi bir liderlik zorlaması olmadan, eşit hak ve hukuk çerçevesinde işbirliği için aynı çatı altında bir araya gelse, eminim tüm dünya milletleri için gayet şık bir birliktelik olur.

Bu hayalin bende oluşmasını sağlayan, tohumunu atan kişi Cezayir Devlet Başkanı Abdulaziz Buteflika’dır. 2005 yılında dönemin Dışişleri Bakanı Abdullah Gül, Cezayir’e resmi temaslarda bulunduğunda Buteflika, Osmanlı İmparatorluğu’nu oluşturan ülkeler arasında İngiliz Milletler Topluluğu benzeri bir yapı kurma önerisinde bulunmuştu. Buteflika’nın bu önerisini gazetelerde okuduğumda, duyduğum heyecanı anlatamam. Böyle bir önerinin dillendirilmiş olması dahi başlı başına muhteşem bir gelişmeydi.

Ancak önerinin devamı gelmedi. Olabilirliği konusunda atılacak adımlara dair herhangi bir gelişme yaşanmadı. Öneriye olumsuz bakanlar yine bildik cümlelerle eleştirilerini yapmışlar ve böyle bir topluluğun kurulamayacağını/kurulmaması gerektiğini söyleyip işi bitirmişlerdi.

İnsanlığın son adası olarak isimlendirilen koca bir devletin yıkılması sonucu ortaya çıkmış 45 devlet, neredeyse 100 yıldır kendi ayakları üzerinde durmak için mücadele veriyor. Osmanlı sancağı altında barış ve huzurla geçen yüzlerce yılın ardından, biz dâhil, hala iki yakasını bir araya getiremeyen bu ülkelerin kendi aralarında ekonomik, askeri, siyasal ve sosyal işbirliğine gitmesi kadar normal bir durum olamaz. Bu yapılmaz denilirse eğer, bu kadar farklı, birbirleri ile bu kadar kavgalı kanlı bıçaklı ülke bir araya gelemez deniyorsa eğer; Avrupa Birliği’ni oluşturan iki temel ülkeye Almanya ile Fransa’ya bakmak yeterli olacaktır. Yüzyıllar boyu birbirleri ile kanlı bıçaklı olan bu iki ülke dahi ortak çıkarlar doğrultusunda bir araya gelebiliyorsa eğer, dünyada hangi iki ülke bir araya gelemez ki…

“Yeni Osmanlıcılık” denilerek küçümsenen bu hayaller elbet bir gün gerçekleşecek. Tarihin akışı hep bu şekilde gitmeyecek. Bugün küçümsenen, ham hayal olarak görülen Osmanlı Milletler Topluluğu elbet bu isimle olmasa bile bir gün mutlaka kurulacak. Buna benim inancım tam. “Dünya 5’ten büyüktür” siyasetini kabul ediyorsak eğer, Balkanlar’a, Kafkaslar’a, Ortadoğu’ya ve Afrika’ya emniyet ve sükûn getirecek bir çatı kuruluşun hayata geçirilmesi için var gücümüzle çalışmalıyız.

Çanakkale Savaşı’nın 100. yıldönümü törenleri için ülkemize gelen konuk devlet başkanları, bu hayalimin gerçekleşeceğine dair inancımı bir kez daha artırdı. Batılıların başını çektiği uluslararası kurumların derdimize derman olmayacağını her şart ve zeminde gördük. Osmanlı bakiyesi ülkeler olarak yeni bir yol açmamız gerekiyor.