Suudi Arabistan Kralı Selman Bin Abdülaziz, Körfez İşbirliği Konseyi (KİK) ve Arap Birliği üyesi ülkelerin liderlerini Mekke’de 30 Mayıs’ta düzenlenecek iki zirveye davet etti.
Mekke, 31 Mayıs – 1 Haziran tarihlerinde de İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) üyesi ülkelerin katılacağı 14. Dönem İslam Zirvesi’ne ev sahipliği yapacak.
Ramazan’da umreye gidenler bilir.
Mübarek ayın özellikle son on gününde Mekke’de yoğunluk en üst seviyeye çıkar.
Onca lider için alınacak önlemler, Allah’ın Evi’ne ibadete koşanların gereksiz eziyet çekmesine yol açacak.
Suudi Arabistan’ın Ramazan’ın son on gününde Mekke’de üç zirve birden düzenlemesi mübarek günleri ve mekânı siyasi çıkarlar uğruna istismardan başka bir şey değil.
En azından KİK Zirvesi ve Arap Birliği Zirvesi Riyad’da yapılabilirdi.
Suudi Arabistan resmi haber ajansına göre olağanüstü iki zirvenin amacı, KİK ve Arap Birliği ülkeleriyle bölgede güvenlik ve istikrarın güçlendirilmesine ilişkin istişare ve koordinasyon.
Haberde ayrıca İran destekli Husilerin geçen hafta Suudi Arabistan’da petrol pompalama istasyonlarına insansız hava araçlarıyla düzenlediği saldırılar ile Birleşik Arap Emirlikleri kara suları yakınlarında dört geminin sabotaja uğramasının ele alınacağı belirtildi.
Suudi Arabistan’ın Mekke’de düzenlediği zirveler, tıpkı “İslam Ordusu” gibi, bölgede ve İslam coğrafyasında lider ülke olduğu izlenimi verme çabasından ibaret.
Çeşitli başlıklarla düzenlenen söz konusu zirveler bugüne kadar herhangi bir sorunu çözebilmiş değil.
Kral Selman’ın davetine icabet eden liderlere ve haşiyelerine mübarek Ramazan ayında kıyak umre imkânı sağlıyor.
O kadar.
Suudi Arabistan Kralı, Arap ve Körfez ülkelerini Mekke’de zirveye davet etti fakat hem Arap dünyasına hem de Körfez’e bölünmüşlük hâkim.
Ayrıca ortada birçok çelişki var.
Örneğin, Suudi Arabistan’ın tüm ilişkilerini kestiği ve adeta savaş ilan ettiği Katar da “istişare ve koordinasyon” için zirveye davet edilecek mi?
Libya’yı zirvede kim temsil edecek?
Riyad’ın desteklediği ve Trablus’u işgal etmesi için milyonlarca dolar verdiği Halife Hafter mi yoksa devirmeye çalıştığı Fayiz Es-Serrac mı?
Zirvelerin gerçek amacı hakkında da çeşitli yorumlar yapılıyor.
ABD Başkanı’nın damadı ve başdanışmanı Jared Kushner, Filistin davasını tasfiyeyi ve bölgenin yeniden dizaynını hedefleyen “Yüzyılın Anlaşması” adlı planın Ramazan’dan sonra kamuoyuna ilan edileceğini söylemişti.
Suudi Arabistan’ın oyunun bir parçası olduğu biliniyor ve Mekke’deki zirvelerde Riyad’ın plana destek arayacağı belirtiliyor.
Fakat bugünlerde asıl gündem Amerika ve İran arasında yükselen tansiyon.
KİK üyelerinden üç ülkenin İran’a savaş açılmasını istediği ve diğer üç ülkenin de Washington ile Tahran arasında diyalog önerdiği bölgeden gelen bilgiler arasında.
Savaş isteyen ülkelerin Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri ve Bahreyn olduğunu tahmin etmek zor olmasa gerek.
Dolayısıyla Kâbe’nin yanı başında yapılacak toplantılarda bir İslam ülkesine Amerikan şemsiyesi altında açılmak istenen savaşın propagandası yapılacak.