350 milyon insanın yaşadığı bir ülkeden söz ediyoruz. Orada halklar var. Üst kimlik olarak kendilerine Amerikalı diyorlar. Derdimiz bu halklarla değil elbet. Bilakis onlara da yalan söyleyen WASP diktası, Siyonist lobiler, Neo-Con, küreselciler vs. gibi Amerikalı halkları sömüren dikta kliklerine karşı mücadele veriyoruz. ABD’yi meydana getiren bu köşklerin hepsi kategorik olarak yalancıdır. Bunların nikâhı 3 gün sürmez, boşanması bir gün gitmez. Ne diyorlarsa mutlaka yalan söylüyorlardır; çünkü kategorik olarak yalancılar. Beyaz derken de yalancıdır, yarın siyah derse yine yalancıdır…
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı telefonla arayan Trump, “Suriye PKK’sına silah vermeyeceğini” söylediği gün, biz haberi, “Kategorik yalancı Amerika’dan yeni oyun!” şeklinde manşetten duyurmuştuk. (25 Kasım 2017) Nereden biliyorduk ABD’nin yalan söylediğini? Beyaz Saray’da bize bilgi veren bir kaynağımız mı var? Tabii ki hayır. Sadece bir hakikat üzerine sabit kaldık: Emperyalizm yalancıdır, ne söylediğine bakılmaksızın kategorik olarak yalancı kabul edilir. Pentagon dün yayınladığı açıklamada “PKK’ya silah vermeye devam ediyoruz” dedi.
“Rakka’da DAEŞ’le mücadele ediyoruz” derken de yalan söylüyordu Uzak Batı’nın yalancısı, oradan DAEŞ militanlarını kaçırırken de… “Hepsinin parmak ve retina izlerini aldık” derken de yalan söylüyordu Uzak Batı’nın baş yalancısı, “Bilgileri Türkiye’ye verdik” derken de… Bir bakanlıkta görevi olan üst düzey bir yetkiliyi arayıp sordum: “Gerçekten, ABD bizimle bilgi paylaştı mı, Deyrizor’a götürüp oradan dünyaya dağıttığı DAEŞ militanlarının parmak izi, retina izi ve yüz fotoğraflarını verdi mi?”
“Hayır” diye cevap verdi ve sonra şöyle devam etti: “ABD öyle bir bilgi vermedi, vermez. Ayrıca vermek istese de veremez; çünkü o militanların büyük bir kısmı Batılı ülkelerin vatandaşı. Bir kısmı gizli servilere angaje. Bir kısmı kadrolu gizli servis personeli. Bir kısmı ise bazı ülkelerin ordusuna mensup asker. Bu bilgilerin değil paylaşılması derlenip toplanması bile mümkün değil. Sadece yakında, eğer o militanların arasında İngiliz ajanı varsa, ABD malum sebeplerden dolayı o İngiliz vatandaşlarının kimliğini medyaya sızdırabilir…”
Söyleyeceklerim bu kadar. ABD kategorik olarak yalancıdır…