‘Kadıköy Anadolu Lisesi’nde oluşturulan “Dini Sohbet Grubu”nun ‘Sohbete katıl’ baskısına tepki gösterdiği için disipline verilen öğrenciye açılan soruşturma, ailelerin tepkisi üzerine kapatıldı. Okul Aile Birliği ile yapılan toplantı da sona erdi. Aileler de yarın okula gidecek.’

Yukarıdaki bu paragraf CHP’li eski vekil Barış Yarkadaş’ın kendi Twitter hesabından paylaştığı bir gönderi. Bu paylaşımda haklı bir durumun varlığı açıkça kendini gösterse de bu gönderiden yola çıkarak dikkat çekmek istediğim başka bir durum söz konusu.

Türkiye’de seküler ve laik olduğunu ifade eden CHP zihniyetinin laiklik ilkesini İslam dini dışında başka hiçbir din veya inanca karşı göstermemesi herkesin bildiği bir gerçek. Bu zihniyetin dine karşı laiklik refleksi sadece İslamiyet için geçerli.

Ankara’da başka bir okulda (okulun ismini gerekirse de verebiliriz) misyonerlik faaliyetinde bulunanlara karşı muhafazakâr çevrelerin tepkisine bile karşı çıkan bir zihniyet ile karşı karşıyayız. ‘Laik ve seküler zihniyetin misyonerlerin faaliyetlerini özgürlük bağlamında değerlendirmesini anlayabilme çabasına girsek bile bu hassasiyetin İslam dinini benimsemiş insanların faaliyetlerine karşı gösterilmemesi aslında seküler ve laiklik maskesi adı altında saf İslam düşmanlığının varlığının bir ispatı gibi.

Seküler anlayış dinin sosyal hayattan soyutlanması anlamında ise neden bu soyutlamayı sadece İslamiyet için yapıyorsunuz? Laiklik dinin devlet işlerinden ayrımı ise devletten neden sadece İslamiyet’i uzak tutuyorsunuz? Cevapsız sorular sormuyoruz aslında!

Devlet okullarında dini hususların varlığından söz edilmesine tahammülü olmayanların arka planda Hristiyanlık ve ateizme karşı durmaması, İslam dinini yobazlık ve bağnazlık olarak algılayan sığ zihniyetin diğer inançlara ve inançsızlığa medeniyet maskesi ile yakın durması dikkate değer.

Sorun, insanların laik ve seküler yaşamı benimsemesi değil! Laisizm ve sekülerizmi bütün inançlara karşı bir tavır olarak görmektense tek bir inanç üzerinde hâkim kılmaya çalışması! Bu sorun maalesef sadece kendi ülkemizde yer edinebiliyor.