Eşini ailesinden, evdeki eksiklerinden, kilosundan vb. sebeplerden dolayı sürekli eleştirerek kendi eksiklerine bir cümle göz atmayan erkekler var. Kendisi için evini ocağını terk edip evini yuva bilmiş, kendisini eri bilmiş bir kadına, bir cümle güzel söz söylemez ve onu mutlu etmek için kılını kıpırdatmazken, hiç tanımadığı kadınlara iltifatlar yağdırabiliyor, olmadık fedakârlıklarda bulunabiliyor. Bu önce çok yanlış, sonra da haksızlık, ölçüsüzlük ve sorumluluklarından kaçmaktır. Giderek ailedeki zemin sağlamlığını kaybeder. Bu eşinin de gönlünü aç bırakmak anlamına gelir ki, Allah’tan (cc) korkan yanlışa düşmez ama içe dönüp bunalıma girer. Allah’tan (cc) korkmayan için ise gözünü ve gönlünü dışarıya çevirmenin haklı bir gerekçesine dönüşebilir.Mutluluğu yuvasında eşiyle ve çocuklarıyla değil de, dışarıdaki fantezilerle aramaya çalışan kadınları fark eden bu yolun yolcusu erkekler, çoğunlukla kendisini bekâr olarak tanıtıp, iltifatlarla gönlünü çelerek kandırırlar. Bolca paranın harcandığı, övgülerin iltifatların havada uçuştuğu, kadına rüya gibi gelen bu ortam, yalan söyleyen erkeğin bir süre sonra yalanı açığa çıktığında, yok olur. Erkeğin mazereti hazırdır. “Sana âşık oldum, seni kaybetmemek için yalan söyledim. Bizim yatak odası sorunumuz var, yıllardır ayrı yaşıyoruz, geçinemiyoruz, sevgimiz bitti, mahkemedeyiz, boşanacağız” yalanını söyler. Bu da doğru çıkmaz. Sonunda da “Ben ayrılamıyorum, eşimin ailesi ciddi baskı yapıp tehdit ediyor, seni seviyorum, beni böyle idare et der. Kadına çok çok yanlış bir ilişkinin devamını verdiği hediyelerle ve “Seni seviyorum” gibi hemen kanıvereceği sözler ile devam ettirmeye çalışır ve hayatını mahveder. Kadın onca zaman vakit geçirip harama girdiğine mi, eşinin ve çocuklarının hak etmedikleri sözlerine mi, onları tahrip edecek onca davranışına mı, çevrede, kendi nezdinde ve Allah (cc) katında ciddi anlamda kredisi düştü ona mı yansın, artık kendisi bilir.
Babasının annesini aldattığını öğrenen genç kız, babasının inadına erkek arkadaş ediniyor ve babası “Erkek arkadaş edinemezsin” dediğinde, “Sen bana karışma hakkını kaybettin” diyebiliyor.Annesinin babasını aldattığını öğrenen kız, çoğunlukla kendisi de erkek arkadaş edinebiliyor ve annesi ile yasak ilişkilerini paylaşabiliyor. Anne kızını da kendisine benzetiyor hatta sırdaş olabiliyorlar. Şüphesiz her olayda bu aynen böyle cereyan etmez fakat ne yazık bunlar olabiliyor ve bu ciddi bir risktir.Babası annesini aldatmışsa, erkek çocuk buna tahammül edemiyor, annesine “ayrıl” diye baskı yapıyor. “Ben babamdan utanıyorum, bir kız isteyeceğim zaman falanca adamın oğlu diyecekler, ben buna tahammül edemiyorum. Sen ayrılmazsan ben ayrı bir eve çıkacağım. O adamın yüzünü görmek istemiyorum” diyebiliyor. Kızı ise, “Artık babamın bana sarılması beni mutlu etmiyor hatta nefret ediyorum. Bizi aldattı, ihanet etti” diyerek ciddi mutsuzluklar yaşayabiliyor. Anne ya da babasının ihanet ettiğini gören gençler evlilik aşamalarında ciddi psikolojik sorunlar yaşayabiliyorlar. Hatta bu travma evlendikten sonra da mutsuz olmalarına sebep olabiliyor.Allah’ın (cc) haram saydığı bir fiili yapmak ve buna devam etmek, hayatın dengesini, huzurunu ve bereketini alır götürür.