Paralel Yapı ile mücadele edelim derken, geçmişte yapılan önemli icraatlar çöpe atılmaya başlandı. Ergenekon Terör Örgütü ve Balyoz Darbe Planı davası gibi Türkiye’nin önünü açan, ayağındaki prangaları kırıp atan, darbe tehdidini en aza indiren davalar “tu kaka” edilmeye, bu davaların hiç görülmemiş olması gerektiği gibi düşünceler serdedilmeye başlandı. Bu kabul edilemez.

Taraf muhabiri/yazarı Mehmet Baransu, Balyoz Darbe Planı’nı faş eden bilgi ve belgeleri ele geçirme ve bunları yayınlama suçlamasıyla içeride.Baransu’nun temsil ettiği zihniyeti sevip sevmemek, o zihniyete saygı duyup duymamak bir yana, bu ülkede adalet tesis edilecekse eğer bu şekilde olmayacağı çok açık. Ergenekon ve Balyoz’da kurunun yanında yaş da yanmış olabilir, darbelerle yüzleşiyoruz diyerek sınırlar ihlal edilmiş olabilir, alakasız isimler bir araya getirilip, uyduruk örgütlere üye oldukları gerekçesiyle yargılanmışlar da olabilir. Ancak tüm bu saydığımız çarpıklıklararağmen, Ergenekon ve Balyoz’un bu millete kast ettiğini kimse inkâr edemez.

28 Şubat’ın yıl dönümü geçeli daha birkaç gün oldu. Okaranlık günlerde bu ülkenin seçilmiş hükümetine, mütedeyyin insanlarına, esnafına, yazarına, öğrencisine, hocasına neler yapıldığını hiç unutmadık. Biliyoruz ki; 28 Şubat’ta bu ülkeye kast edenler, ellerine fırsat geçtiği an yine bu ülkeye kast etmekten geri durmayacaklardır.

Ergenekon ve Balyoz davaları, her ne kadar Paralel Çete tarafından sulandırılsalar da, yargılamalar amacından saptırılsa da,bu davalar;olması ve üzerine gidilmesi gerekenönemde davalardı. Eğer şu anda hükümete tabi olmuş bir TSK’ya sahipsek, her olayda asker ne der diye bir düşünce içine girmiyorsak, askeri vesayet diye bir heyuladan bahsetmiyorsak bu davaların hatırınadır.

Paralel İhanet Çetesi ile mücadele halinde olmak, geçmişte attığımız olumlu adımları yok saymamızı, onları olmaması gereken ayıp işler gibi görmemizi gerektirmiyor. O davalar gerçekti, sahici idi.Aynen Paralel Çete’nin bu ülkeye ihanet ettiği gibi, onlar da bu ülkenin geleceğine ihanet etmişlerdi.

Yeni Türkiye; Ergenekon, Balyoz ve Paralellerle mücadele etmekten bir an bile geri durmamalı. Geri adım atmamalı. Ölçerek, biçerek, adalet dairesi içerisinde ama kararlılıkla mücadele etmeli. Silahlara veda çağrılarının yapıldığı şu günlerde, demokrasiye doğrultulmuş asker silahı da, hükümete doğrultulmuş polis silahı da affedilemez. Seçilmiş hükümete kumpas kurarak yönetimi ele geçirmeye çalışanlarla, seçilmiş hükümete darbe yaparak yönetimi ele geçirmeye çalışanlar aynı yolun yolcusudur. İkisi arsında tercih yapmak zorunda değiliz.