CIA Direktörü William Burns ve Beyaz Saray Orta Doğu ve Kuzey Afrika Koordinatörü Brett McGurk önceki gün Kahire’de Mısırlı ve İsrailli yetkililerle görüştü.
Kahire’deki toplantının ardından Burns, Katar Başbakanı Muhammed bin Abdurrahman Es-Sâni ile görüşmek üzere Doha’ya gitti.
İsrail, şu anki ateşkes müzakereleriyle ilk aşamada olabildiğince çok İsrailli esiri kurtarmaya ve esir ailelerinin hükûmet üzerinde oluşturduğu baskıyı hafifletmeye çalışıyor.
Ateşkes görüşmeleri devam ederken İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, savaşı sona erdirme niyetinde olmadığını bir kez daha gösterdi.
Netanyahu, herhangi bir ateşkes anlaşmasının, “savaşın hedeflerini gerçekleştirene kadar İsrail’in Gazze Şeridi’ne saldırabilme hakkını güvence altına alması gerektiğini” söyledi.
İsrail Başbakanı Filistinlilere kısaca şöyle diyor:
“Esir takasını gerçekleştirelim, Gazze Şeridi’nde tuttuğunuz esirleri bize verin; sonra savaşa devam edelim.”
Savaşın hedefleriyle kastettiği de Gazze Şeridi’ndeki Hamas yönetimini devirmek ve İsrail ile uyumlu çalışacak bir yönetim oluşturarak direnişi büyük ölçüde yok etmek.
Hamas’ın ve diğer direniş gruplarının böyle bir anlaşmayı kabul etmeleri imkânsız.
Çünkü Gazze Şeridi’nde tutulan İsrailli esirler, Filistin direnişinin mevcut savaşta işgal güçlerine karşı elinde tuttuğu en önemli kart.
Hamas’ın Gazze’deki lideri ve 7 Ekim eyleminin mimarı Yahya es-Sinvar ve İzzeddin el-Kassam Tugayları komutanları sonuna kadar savaşmakta kararlılar.
Ancak Gazze Şeridi sakinlerinin direnecek takatinin kalmaması hareketi daha çok esneklik göstermeye zorluyor.
Hamas tarafından yapılan yazılı açıklamada, İsrail ordusunun saldırılarının durması ve ateşkesin sağlanması için hareketin gerekli esnekliği gösterdiği fakat Netanyahu’nun müzakerelerin önüne sürekli engel çıkardığı ifade edildi.
İsrail, Hamas’ı katliamlarla sıkıştırarak istediği sonucu elde etme peşinde.
İsrail Savunma Bakanı Yoav Gallant, “askerî baskının anlaşmaya doğru ilerlemeyi mümkün kılan koşulları yarattığını”, anlaşmayı harekete geçirmek için bu baskıdan yararlanmaları ve esir takası için fırsatı kaçırmamaları gereğini söylüyor.
Filistinli gruplar Gazze Şeridi’nde müthiş bir direniş ortaya koyuyor ve İsrail ordusuna âdeta kök söktürüyor.
Fakat İsrail ordusu verdiği ağır kayıpların intikamını masum sivilleri katlederek alıyor ve direniş gruplarının -ne yazık ki- söz konusu katliamları önleyecek gücü ve imkânı yok.
Gazze’deki resmî makamların açıklamalarına göre, 7 Ekim’den bu yana İsrail ordusunun saldırılarında şehit olanların sayısı 38 bini geçti.
Dünyanın en prestijli tıp dergilerinden The Lancet’te yayımlanan bir makalede ise İsrail’in Gazze Şeridi’ne düzenlediği saldırılarda doğrudan ve dolaylı olarak hayatını kaybedenlerin sayısının 186 binden fazla olabileceği belirtiliyor.
Bu korkunç bir rakam ve Gazze Şeridi nüfusunun yaklaşık yüzde 8’inin yok edilmesi demek.
Netanyahu, Hamas yönetimini devirerek zaferini ilan etmek için katliamları sürdürmekte kararlı. İsrail Başbakanı’nın; Hamas’ın bir fikir, bir parti olduğunu hatırlatarak yok edilemeyeceğini söyleyen İsrail Ordu Sözcüsü Daniel Hagari’ye kızdığı ve “Almanya’da da hâlâ Neonaziler var ama Nazi yönetimi artık yok.” dediği aktarılıyor.