Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Birlermiş Milletler’in 73. Genel Kurulu’nda yaptığı konuşmada ırkçılık ve terör konularına da değindi. Irkçılık, yabancı düşmanlığı ve islamofobi gibi konularda Avrupa başta olmak üzere dünyanın farklı bölgelerindeki olumsuzların önüne geçmek için gayret ettiklerini ve dünya ülkelerinin terör konusunda ilkeli bir yaklaşım sergilemesi gerektiğinin altını çizdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, taktik çıkarları uğruna teröristleri destekleyenlerin bu tutumlarından dolayı zarar göreceğini belirtti ve dünyanın her yerinde asgari huzur ve refah düzeyi oluşturulamazsa hiçbir ülkenin kendi sınırları içerisinde güveni tesis edemeyeceğini söyledi.

Irkçılık, yabancı düşmanlığı, ayrımcılık, islamofobi ve terör konuları Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ABD’deki temaslarının ardından geçeceği Almanya’da da üzerinde duracağı konular arasında yer alacak gibi gözüküyor. Zira Avrupa’da 6 milyona yakın, Almanya’da 3.5 milyondan fazla Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı yaşıyor. Avrupa’da yaşayan Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının yaşadıkları ülkelerdeki en birincil sorunu ayrımcılık ve türevi olan konular. Türkiyeli vatandaşların isteği; dışlanmadan, kendi dini, dili, kültürü ve farklılığıyla, yaşadıkları ülkelerdeki anayasal ve toplumsal uyumu da sağlamış bir şekilde yaşamlarını barış ve huzur içerisinde sürdürmek.

Geçtiğimiz hafta Berlin’in Neukölln semtinde Türk Eğitim Derneği binasına bir saldırı düzenlendi. Kur’an kursu ve okul derslerine yardım gibi konularda hizmet veren derneğin camları kırıldı, yetmedi binayı ateşe verdiler. Binanın kaldırımına ise “Afrin için başkaldırın” yazısı bırakıldı. Bu olay ilk olmadığı gibi, son olacak gibi de gözükmüyor. Malesef bilhassa Almanya’da son yıllarda camilerin duvalarına gamalı haç çizilmesi, nefret söylemli yazılar yazılması, cami kapılarına domuz sakatatları bırakılması vakaı adiyeden oldu.

İslam ve yabancı düşmanlığı ile ilgili veriler durumun endişe verici boyutta olduğunu gösteriyor. Almanya Federal İçişleri Bakanlığı’nın 2017 yılı verilerine göre; islam düşmanlığı saiki ile 1.069 suç, mültecilere ve barınaklarına yönelik ise 2.219 saldırı kayıtlara geçmiş durumda. Irkçılık, ayrımcılık, yabancı düşmanlığı ve islamofobi gibi konularla ilgili araştırma yapan ve rapor hazırlayan Almanya merkezli Fair International Derneği kayıtlarına göre 2018 yılı içerisinde 50’ye yakın camiye saldırı düzenlenmiş. Camilere yönelik saldırılarda, Avrupa’da son yıllarda artan aşırı sağ söylem ve eylemlerin yanı sıra, terör sempatizanlarının eylemlerinin de etkin olduğunu belirtmek gerekiyor. İşte bu noktada Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ırkçılık, ayrımcılık, islamofobi ve terörle ilgili BM Genel Kurulu’nda yaptığı konuşmada Batı ülkelerinden beklediği samimi ve yapıcı katkı önem arzediyor.

Irkçılık, yabancı düşmanlığı, islamofobi, ayrımcılık gibi toplumsal huzuru bozan, birlikte yaşamı sekteye uğratan olaylar karşısında sorumluluk sahiplerinin daha samimi ve yapıcı adımlar atması gerekiyor. Bu konuda Avrupalı ve Alman siyasetçilere ve medyaya çok daha büyük sorumluluk düşüyor.