Ümmeti uyandırıyorduk durdurdular…
Her bir diyarına, İslam beldelerine kanlı operasyon yaptılar…
Zalim liderleri değiştiriyoruz bahanesi ile İsrail bağlılığı olan alçakları baş yaptılar…
Yeter ki Türkiye’yi umudun kalesi bilmesin İslam âlemi diye…
Resul kokan coğrafyalarımıza umarsız acılar yaşattılar…
Tam da Ortadoğu halkını onurlu bir kıyama kaldırmanın öncülüğünü yapıyorduk…
Zaman bayram öncesi arifeydi…
Tamda kalkmaz isek artık ayağa, kaldırıp başımızı göğü gözleyemeyecek halde olacağız diye haykırıyorduk ümmete…
Karşılığımızda vardı köklerimizdeki mazimiz itibari ile…
Tam da bu kez bitti, ya dirilir direniriz ya da ezilir biteriz dediğimiz zamandı…
Öyle bir zilletti ki yaşadığımız çağ, ölen bizdik, yetim biz, ağlayan bizdik, ezilen biz…
Canımızı acıtan zalimler sezdi yeniden dirilişimizi, ümmeti kendine getirme gayretimizi…
Gördüler dünyaya yeniden baş olacak milletin eskiden baş olmuş kadim Türkiye olduğunu ya da olacak olanın bu olduğunu…
Durdurmak için cihan devletimizi her yola başvurdular…
İçeride ve dışarıda denenmemiş hiçbir şey bırakmadılar…
Hoca sanılan Vatikan kardinali ile sırtımızdan vurdular…
Biraz hafife alsaydık, on beş temmuz işgal girişimi yaşayacaktık…
O denli saldırılar yaşadık, yaşamaktayız…
Kadim Türkiye’nin, şerefli mazisinin mirası üzerinden, yeniden ümmete baş olmamızı arzulayan iki milyar ümmeti fark ettiler…
Ümmete baş olursak dünya değişecekti bilmekteydiler…
Ümmete abi olursak Kudüs’e giden her yol bahar olacaktı izin vermeyiz dediler…
İzin istemiyoruz artık sizden diyen Türkiye’yle karşılaşınca deliye döndüler…
Ümmetin yüz akının Türkiye olduğunu anlayan mazlum ümmete cezalar kestiler…
Ve operasyon üstüne operasyon çektiler…
Altı yüzyıl Osmanlı’nın zalimlere attığı tokat vahşi Batı’nın unutacağı bir tokat değildi, adamlar da unutmadılar…
Çeyrek asır Abdülhamid’e yapmadığını bırakmayan insanlığın kanseri Siyonist zihniyet, uyanan dirilen bir Türkiye’nin tüm kötülerin sonu olacağını bildiği için buna müsaade etmemek için her şeyi yaptılar…
Daha da yapacaklar…
Sıkı durun başaramayacaklar…
Gizli örgütler kalmadı artık dünya üstünde…
Sıcak ve soğuk savaşlar dönemi bitti…
Taşeron teröristlerin artık alayının bağlı olduğu makamların hangi ülkeler olduğunu o ülkeler tarafından açıkça ifşa edildiği bir zamanı yaşıyoruz…
Her şeyin açıktan oynandığı kanlı bir çağ…
İnsanı öğütmekten mutlu olan zalimlerin bol olduğu bir çağ…
Hak ile batılın, Doğu ile Batı’nın kavgasında saflar netleşiyor artık…
Vicdan ile zalimin kavgası çetin…
Merhamet ile kötünün kavgası çok ağır bu günlerde…
Uyanmasaydı cihanın en kadim ülkesi Türkiye, açık olmayacaktı hiçbir şey böylesine…
Lakin uyanan ve uyandıran bir ülke düşmana oyunlar kurduruyor, yeni oyunlar oynatıyor…
Yani kardeşler başlarının belası olduk Zalimlerin işin özünde…
Hele şu zor günleri atlatıp hedefe az bir yol kaldığında göreceğiz dik durmanın ne çok İzzet kattığını…
İnanın insanlığın baharı bizim ellerimiz ile gelecek…
İşte o zaman ya varolacağız ya da yok olacağız…
Ama dünyayı zalimlere yaşanmaz bir yurt yapacağız…