Birinci Dünya Savaşı sonrası hakim oldukları Ortadoğu coğrafyasını savaş, zulüm, kan, gözyaşı ve işkenceyle anılan bir zemine çevirenler, bunun üzerinden bir de şimdilerde ‘’ İşte İslam budur’’ algısı oluşturmak konusunda oldukça mahir operasyonlar çekiyorlar. Tabii ki, coğrafyanın azınlık tarihsel yerli kindar intikamcıları, bu konudaki en büyük destekçi yarenleri. İran önderliğindeki Şii- Alevi mezhepçilik ve IŞİD üzerinden bölge insanlarına kendilerinin veremeyecekleri oranda zararların verilmiş olmasından inanılmaz keyif alıyorlar. Bir taraftan da petrolü daha ucuza mal etmenin en akılcı yollarından birinin bu olması nedeniyle karıştıkça karışmasına ciddi destek sunuyorlar.

Emperyalistlerin her girdikleri yerde ‘’medeniyet’’ adına yaptıkları, ilgili coğrafyada yüzyıllardır barış içinde yaşamış toplulukları birbirlerine düşman kılarak bölgeden güya çekilmeleri. Tüm mikro farklılıkları dahi inanılmaz ve onulmaz düşmanlıklara çevirmek konusunda muhteşem yetenekleri var. Acı olan ise işte bu ‘’yerli işbirlikçilerin’’ akıldanelikleri…

Bu ‘’yeryüzünde fesat çıkarma’’ görevini varlık nedenleri olarak kabul eden müfsit emperyalistlerin bizim ülkemizdeki gönüldaşları da olanca çapsızlıklarıyla bu hedefe matuf yaklaşımlarla beyinleri ifsat etmek için ellerinden gelenleri artlarına koymuyorlar. Ve sonra Reis-i Cumhur’a diktatör yaftasını yapıştırmaktan da utanmıyorlar. Eyy be salak, hangi diktatörlükle yönetilen ülkede bu sözleri ulu orta edebilirsin? Şaşırmış olsalar söyleyecek sözüm olurdu, ancak bunlar düpedüz kötü niyetli.

Ortadoğu coğrafyası , Osmanlı bakiyesi ve özellikle Erdoğan önderliğindeki Türkiye direkt müdahil olmadan hiçbir sorununu çözemez. Bunu bilen gavurlar Türkiye bu işlere müdahil olamasın, kendi içindeki sıkıntılarla boğulup kalsın diye her gün başımıza yeni belalar açmakla uğraşıyorlar. Bizler onların bu hile ve desiseleri karşısında teslim olup susacak mıyız? Haşa ve kella!

Can kardeşimiz dediğimiz Kürtlerin bir bölümü bu şerefsiz emperyalistlerin gazlamasıyla olamayacak hayallere dalarlarsa kesinlikle hüsrana uğrayacaklardır. Bölgede bir Kürt Devleti kurulması gerekiyorsa da bu artık Türkiye’nin onayı olmadan gerçekleşmeyecektir. Bu bir oyun değil, tarihsel geleceği belirleme kavgasıdır artık.

Suriye halkı özgür ve bağımsız yeni bir rejim kuracaksa bu Türkiye evet demeden olmayacaktır. Irak da aynı.

İngiliz, Alman, Rus, ABD, İran, Baas, İsrail, Suud istedikleri oyunları oynasınlar. En nihayetinde burası bizim en gerçek bahçemizdir. Ve biz kazanacağınız. Çünkü kafamızda İslam kardeşliği medeniyetini ayağa kaldırmak dışında hiçbir niyet yok. Allah şahittir.

Selam ve duayla…