Yatırım için izlenecek çok farklı yollar ve metotlar bulunmaktadır. Mevcut olan tüm yollar ve metotların sizin için ne ifade ettiği ise sizin yatırıma yaklaşımınızla birlikte düşünülmesi gereken bir durumdur.
Yani tek amaç para kazanıp kâr elde etmek midir yoksa inandığın değerler doğrultusunda mı kâr elde edip para kazanmaktır?
Kişi hayatında yaptığı her işi, giriştiği her girişimi ve her adımını mensubu bulunduğu dine uygun olarak hayata geçirmelidir. Çünkü din bir insanın tüm hayatını yönlendirmeli ve yönetmelidir.
Allah’ın bize şah damarımızdan daha yakın olduğunu bilerek tüm hayatımıza yön vermeliyiz ki gerçek huzuru, gerçek mutluluğu ve gerçek refahı yaşayabilelim.
Bunu başarabilen herkesin hayattan aldığı zevk tartışılamaz bile ve aynı şekilde finansal hareketlerini de bu kurallara uygun gerçekleştirebilen her insan sonsuz mutluluğu hayatının her karesinde hissedebilir.
Finans dünyasına baktığımızda insanların ellerinde bulunan varlıkları koruyabilmek ve artırabilmek adına yatırım yapma zorunluluğuyla karşı karşıya kaldıklarına şahit oluruz.
Zamanla mal ve emtia fiyatlarında maliyetlere bağlı olarak bir yükselme söz konusu olduğu için kişiler hali hazırda ellerinde bulunan sermayelerini bir şekilde muhafaza edebilmek adına yatırım yoluna yönlenirler.
Yatırım yolunda tavsiye edilen ve genel kabul görmüş birçok yatırım yapılabilecek metot bulunmaktadır.
Bu metotları şu şekilde sıralamak mümkündür;
Altın veya yabancı herhangi bir para birimine yatırım yapmakTahvillere yatırım yapmakVadeli mevduatlara yatırım yapmakYatırım fonlarına yatırım yapmakYurtiçi veya yurtdışı hisse senetlerine yatırım yapmakTeknoloji şirketlerine yatırım yapmak
Yöntemleri sırasıyla kısaca değerlendirmemiz gerekirse altın son yıllardaki yükselişine baktığımızda dövize oranla daha yüksek bir getiriye sahip olduğundan ve İslam’a uygun bir yatırım biçimi olarak tercih edilebilir.
Tahvil yatırımında ise tahvili alınacak şirketin veya kurumun faizli işlem yapmayan bir yapıda olduğuna dikkat edilmeli ki dinimize uygun bir yatırım olabilsin.
Vadeli mevduat demek faiz geliri demek olduğundan bu yatırım türü dinimizce haram kılındığından hem madden hem de manen kârlı bir yatırım türü olmayıp bir Müslümanın yakınından bile geçmemesi dini bir zorunluluktur.
Yatırım fonları da eğer faizin bulaştığı fonlar içerisinde ise bu fonlara yatırımda dinimizce uygun değildir. Bu türdeki fonların birçoğunun gelirinde faiz bulaşıklığı olabileceğini düşündüğümüzde İslam dinine göre yaklaşılmamalıdır.
Yurtiçi veya yurtdışı hisse senetleri dediğimizde hisse senedi alınan şirketin yaptığı işin dolayısıyla da kazancının dinen yasaklanmamış bir konuda olması gereklidir. Örneğin alkollü içki üreten bir şirketin hisse senedini almak ve ondan kâr elde etmek İslam’a göre haramdır.
Teknoloji şirketlerine ise riski göze alarak yatırım yapılabilir. Yatırım yapılırken ise bu şirketlerin bulunduğu sektörlerin çok zor koşullarda hareket ettiklerini bilerek yol alınması uygun olur. Ayrıca çok büyük düzeyde rekabetin yaşanılması ve özellikle ülkemizde bu türdeki şirketlerin birçoğunun yeni olması durumunun da yatırım yapmadan önce göze alınması yatırımın kârlılığını etkileyen önemli bir faktördür.
Sonuçta şunu diyebiliyoruz en kârlı yatırım kişinin inancına uygun bir şekilde yaptığı yatırımdır. Çünkü kimi zaman on yüzden, kimi zaman ise bin on binden daha büyük olabilir.